Avrupalılık kimliği ilk ortaya çıktığı dönemden itibaren her zaman kıta Avrupa’sındaki ülkelerin bir arada olması ve ortak değerler etrafında toplanması hedefiyle gündeme gelmiştir. Yüz yıllardır Avrupa’da süren çatışma ve savaş haline bir son vermek ve dış dünyaya karşı güçlü bir görüntü sunmak isteyen dönemin sanatçıları ve önemli düşünürleri dini değerler etrafında toplanılması fikrini ortaya atmışlardır. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise kıta devletlerinin yaşadığı büyük yıkım ve ekonomik sorunlar nedeniyle sadece dini temelli olmakla kalmayıp hemen hemen her alanda bir arada olunması gerektiği fikri doğmuştur. Türkiye de Tanzimat’tan beri gerçekleştirmek istediği batılılaşma hamlelerini İkinci Dünya Savaşı sonrasında uluslararası örgütlere katılmakla sürdürmüş, bu yüzden de Avrupa Birliği önemli yer tutmuştur. Birliğin genişlemesi ve gelişmesi neticesinde güvenlik politikalarında önemli değişiklikler meydana gelmiş ve oluşturulacak yeni politikalarda Türkiye her zaman önemli yer tutmuştur. Bu makalede, Avrupa Birliği’nin oluşma evresi ve Türkiye’nin Birliğe dâhil olma çabaları anlatılacaktır ve son olarak ortak güvenlik politikalarına değinilecektir.