Dünya tarihi boyunca denizler kurulan medeniyetler için her zaman önemli bir değer olmuştur. Bu değer uluslararası ticaretin önem kazandığı günümüzde de giderek artan bir şekilde devam etmektedir. Dünyanın üçte ikisinin sular ile çevrili olması, önemli ticaret merkezlerinin deniz kenarında bulunması deniz ticaretini ve taşımacılığını ön plana çıkarmıştır. Türkiye açısından bakıldığında ise üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde gün geçtikçe büyüyen deniz ticaret filosu ile birlikte denizcilik ilerleyerek önemli bir sektör şekline gelmiştir. Denizcilik sektörünün giderek artan önemi ve kapasitesi bu sektörde çalışanların çalışma yaşantısını da etkilemeye başlamıştır. Çalışma şartları olarak zor ve riskli bir iş olan denizcilik çalışma ilişkileri açısından hukuksal boyutuyla ayrı bir alanda tutulması gerekli olmuş bir meslek olarak şekillenmiştir. Denizciliğin faklı yönü bu şekilde hukuksal boyutta da ön plana çıkmış ve bu alanda çalışanlar için farklı olarak Deniz İş Hukuku düzenlemesine gidilmiştir. Bu çalışmada Türkiye’de Deniz İş Hukukuna tabi çalışanlar ve sendikal hakları incelendikten sonra, sendikal örgütlenmelerinin boyutları istatiksel veriler üzerinden değerlendirilecek, sosyal haklarının gelişmesi ve sendikal örgütlenmelerinin ilerlemesi için önerilerde bulunulacaktır.