Amaç: Sezaryen sonrası yapışıklıklar, sonraki sezaryen doğumların seyrinde ve perinatal sonuçlarda önemli bir role sahiptir. Sliding (Kayma) işareti, ardışık sezaryenlerde karın içi adezyonları, ciltten doğuma kadar geçen süreyi ve APGAR skorlarını öngörmek için üçüncü trimester transabdominal sonografik belirteç olarak önerilebilir. Yöntem: En az bir sezaryen doğum öyküsü olan kadınlar üzerinde prospektif bir çalışma yapılmıştır. Tüm hastalar son trimesterde gerçek zamanlı ultrasonografi ile kayma işareti açısından değerlendirildi. Kayma işaretinin varlığı ve yokluğu, adezyonların derecesi, kesiden bebeğin doğumuna kadar geçen süre ve APGAR skorları kaydedildi. Bulgular: 200 hasta çalışmaya dahil edildi. Karın içi adezyonları öngörmede kayma işaretinin duyarlılığı %75.5, özgüllüğü ise %88.2 idi. Kayma işareti negatif grupta daha şiddetli adezyonlar gözlenirken, hiç adezyon olmama oranı kayma işareti pozitif grupta daha yüksekti. İlk kesiden bebek doğumuna kadar geçen süre ve 1-5. dakika APGAR skorları 2 grup arasında anlamlı olarak farklıydı. Hastaların %6'sında viseral yaralanma ve %30'unda 1000 ml'nin üzerinde kanama görüldü. Sonuç: Tekrarlayan sezaryenlerde intra-abdominal yapışıklıkların varlığını öngörmek için kayma işaretinin ultrasonografik olarak değerlendirilmesi güvenilir bir yöntem olabilir.

Aim: Adhesions following cesarean section has an important role in the course of subsequent cesarean deliveries and perinatal outcomes. Sliding sign can be proposed as a third trimester transabdominal sonographic marker for the predicting intra-abdominal adhesions in consecutive cesarean sections, skin-to-delivery time and APGAR scores. Methods A prospective study was conducted on women with a history of at least one cesarean section. All patients were evaluated at last trimester by real time ultrasonography in terms of sliding sign. The presence and absence of sliding sign, the degree of adhesions, skin-to-delivery time and APGAR scores were recorded. Results 200 patients were examined. Sensivity and specifity of sliding sign in the prediction of intra-abdominal adhesions were 75.5% and 88.2%, respectively. More severe adhesions were observed in sliding sign negative group whereas the rate of no-adhesion was higher in the sliding sign positive group. Skin-to-delivery time and 1-5 minutes APGAR scores were significantly different between 2 groups. Visceral injury was observed in 6% and bleeding over 1000 ml was seen in 30% of the patients. Conclusion Ultrasonographic evaluation of sliding sign may be a reliable method as a predictor tool for presence of intraperitoneal adhesions in repeat cesarean sections.