XVII. ve XVIII. Yüzyıllarda Kırım Hanlığı’nda Gayr-i Müslimlerin Yeri (Şer’iyye Sicillerine Göre)

Kırım Hanlığı sınırları içinde yaşam süren nüfusun büyük bir kısmı Müslümantebaa olmasına rağmen farklı dinlere ve etnik kökenlere mensup topluluklarda vardı. Hanlık, dini kanaatlere özgürce yaşama imkanı vermekle birlikte medenihukuk alanına giren tutum ve uygulamalar konusunda kendi cemaatleri içinde vekendi dini gereklerine göre hareket etmelerine izin vermişti. Bu cümleden olarakçalışmamız, bahsedilen uygulamaların adalet sisteminde nasıl bir yer bulduğunuortaya koymayı amaçlamış olup mahkeme kayıtları vasıtasıyla da bu konuyu örneklendirmeyihedeflemektedir. Ayrıca Kırım, Doğu Avrupa’da Türk mirasınınson kalesi olması hasebiyle incelenmeye değer bir çalışma alanıdır.Osmanlı Devleti’nde olduğu üzere Kırım Hanlığı’nın da adli yapısının aynasıkonumunda olan Şer’iyye Sicilleri, kadıların mahkemede icra ettikleri bütün davalarınyanı sıra birçok konuya haiz belge ve yazışmaların kaydedildiği defterlerdir.Kırım’a ait sicillerin incelenmesi sonucu, ortaya çıkardığımız veriler ışığındaİslâm’ın ve de şer’i mahkemelerin din farkı gözetmeksizin herkesin talebine cevapverdiğini ortaya koyan verilerle dolu olduğu görülmektedir. Gayri Müslimler gerekkendi aralarındaki sorunlar için, gerekse de Müslimlerle olan problemleri içinçözüm aradıklarına dair; miras, eşya, borçlar, ticaret, ceza, usul ve mali hukuk örnekleriniiçeren dava konuları kayıtlarda sıklıkla yer almıştır.Anahtar Kelimeler: Kırım Hanlığı, Kadı, Şer’iyye Sicili, Gayr-i Müslim, Şer’iHukuk.