Türkler ve İslâmiyet (Kur’an ve Sünnette Millet ve Milliyet)

Sosyal anlamdaki temelleri açısından İslâm-Kur’an ve Resûlullah ırkçılığı reddeder. Şüphesiz bugünkü İslâm âleminde var olan yeni fikirlerin birçoğu gibi ırkçılıkla ilgili kanaatlerin önemli bir bölümü de eksik bilgilenme ve sonucundaki hatalı düşüncelerin ürünüdür. Buna rağmen gelişmiş ülke ve toplumların tamamına yakınında çok sert ve hatta taassup-vâri bir ırkçılığın bulunduğuna da şahit olmaktayız. Yüzeysel anlayış ve yaklaşımlardan kaynaklanan bu görüş maalesef toplumları acı bir sonuca doğru hızla sürüklemiştir. Böylece Milletler mesut ve rahat olabilme uğruna bencilliklerini, taassuplarını, gasp ve baskıya olan fıtrî eğilimlerini geliştirdiler. Fakat bunu da haklı bir davranış ve tarz olarak kabul ettirebilmek için “cemiyetin refahı adına” yapılması tezini öne sürdüler. Sonuçta aynı soydan olanlar arasında cinayet sayılabilecek davranışlar, farklı ırka mensup insanlar üzerinde uygulanınca fazilet oluverdi. Bu durumun en acı örneğini I. Dünya savaşı öncesi ve sonrasında Türk Milleti yaşadı. Aslında medeniyet,  fevkalade gelişmiş bir sanatın harikulade bir eseri olmalıyken, insanları acımasız katliamlara ve vahşete maruz bırakıverdi. Çünkü doz iyi ayarlanmıyor ve üstün ırk tecellileri ön plana çıkarılıyordu. Eğer Asr-ı Saadet bilinse ve ondan ilhamını alan Endülüs-Karahanlı-Selçuklu-Osmanlı gibi medeniyetlerden yola çıkılsaydı durum farklı olacaktı. Geçmişte hemen her yörede birtakım odakların acımasız ve saldırgan tavırları, millet ve milliyet duygusuna hassasiyetle bağlı olup, hayatını bu uğurda düzenleyen insanlara karşı insafsızca birtakım itham ve saldırıda bulunanlar olmuştur. Bu saldırganların haklılıklarını öne çıkarabilmek adına idealist insanları toplum gözünde küçük düşürmek için, onları faşizm ve ırkçılık iddialarıyla yaftaladılar. “Milliyetçiliği” ırkçılıkla aynı kefeye koydukları ve bu konuda kendilerini haklı çıkarabilmek maksadıyla, Sahih-i Müslim’de geçen ve ileride de temas edeceğimiz bir Hadis-i Şerifte Resûlullah’ın kullandığı “asabiyet” kelimesinin anlamını, hadisin devamında bizzat Peygamber Efendimizin açıklamış olmasına rağmen görmezden gelerek veya kasten “ırkçılık” anlamı verme gaflet ve hıyanetinde bulunarak, meşru bir değer olan milliyetçiliği insanlığın gözünden düşürmeye çalıştıkları bilinen bir durumdur. Fakat bu acımasız gurupların ölesiye savundukları ve sığındıkları dayanaklarının çoğu günümüz dünyasında iflas ettiğinden, sonunda kendilerinin de günümüzün yükselen değeri olan milliyetçilik ilkesine şaşılacak bir şekilde sarılmaya yöneldikleri görülmektedir. Artık onlara göre de ırkçılıktan mülhem olmayan milliyetçilik 21. Asrın idealidir. Buna rağmen yine de eski inat ve iddialarına ısrarla bağlı olan bir kısım grupların, hâlâ milliyetçilik idealine ırkçılık ithamıyla saldırıda bulunduğuna şahit olmaktayız ve olacağız. Ancak gün gelip bu gruplarında kalp gözlerinin açılarak, güneşi balçıkla sıvama misali bağlı oldukları düşüncelerin tutarsızlığına kanaat getirecekleri bizim inancımızdır. Anahtar sözcükler; Kavim, Vatan, Millet, Milliyet, İslâm, Türk, Kur’an, Hadis, Resûlullah. Abstract: It would not be possible to lead in without first pointing out that Islam, the Holly Koran and our Master the Prophet (PBUH) reject racism with regard to its social basis. Beyond any doubt, like many of the current views in today’s Islamic world, a major part of beliefs on racism result from misinformation which eventually leads to defective opinion. However, we frequently witness a very definite, even fanaticesque racism in almost all developed countries and societies. This judgement originating from superficial understanding and attitudes unfortunately lead societies rapidly into a tragic end. As a consequence, nations developed inherent tendencies to selfishness, fanaticism, seizure and oppression in order to feel comfortable. Therefore, they came up with the thesis, for the sake of public welfare, to justify this opinion. Consequently, acts which are to be regarded as a murder within the members of same lineage have become virtues when committed over the people from different races. Turkish Nation suffered a worst example of this just before and after World War I. Civilization, whilst supposed to be an art piece  of extraordinary craft, exposed humankind to massacres and savageness due to an overdose of racist manifestation. This situation would have completely been different if Golden Age and the civilizations that were inspired by it had been examined well and taken as a model. In the past, almost in every territory, some sort of insensible accusation and offensive attitude from certain power groups took place against people who organized their life according to nation/nationality consciousness. Idealist people were labeled as fascists and racists in order to make them lose favor within the society and to justify these assaulters. It is well known that they put nationalism and racism in the same equation in the name of self-justification by regarding a hadith which is mentioned in Sahih-i Muslim as an evidence and taking the word ‘irascibility’ as a synonym for ‘racism’ to discredit a true value, ‘nationalism’. However, they surprisingly started to stick to nationalism heart and soul due to collapse of almost all arguments they defended and sheltered till today. Eventually nationalism, which has not been inspired from racism, is the social ideal for the 21st century. We still do and will witness attacks of certain groups on nationalism with the accusation of racism. We have a strong faith in that the truth cannot be hidden forever and that they will have their eyes of heart be opened and be convinced of their inconsistencies.. Keywords: Tribe, Country, Nation, Nationality, Islam, Turk, Koran, Hadith, The Messenger Of Allah.

___

  • ACLÛNÎ, İsmâil b. Muhammed, (2009), Keşfü’l-Hafa, Ankara: Benli Kitabevi. AFGANİ, Cemaleddin-Abduh Muhammed, (1987), Urvetü’l-Vüska, İstanbul:- Bir Yayınevi. AKYÜZ, Yahya, (2012), Türk Eğitim Tarihi, Ankara: Pegem Akademi, 22. Baskı APAK, Âdem, (2016), İslâm’ın Örnek Şahsiyetleri Ashab-ı Kiram, Ensar Neşriyat, Eylül, İstanbul. ARSAL,Sadri Maksûdi, (1947), Türk Tarihi ve Hukuk, İstanbul: İsmail Akgün Matbaası. BORATAN, Pertev Naili; Korkut Ata, İA, VI. BEDİÜZZAMAN, Said Nursi (2008), “Bediüzzaman Cevap Veriyor”, Risale-i Nur Külliyatı, Tarihçe-i Hayat, Eskişehir Hayatı, Hayrat Neşriyat, Ankara: Medeniyet Matbaası. BURSEVİ, İsmail Hakkı; Hadis-i Erbaîn Tercümesi, Şirket-i Tahkimiyye, Der-saadet 1313 CANAN, İbrahim, (1988), Kütüb-i Sitte Muhtasarı Tercüme ve Şerhi, Ankara: Akçağ Yayınevi. DAĞİSTANİ, Ömer Ziyaeddin, (1341), Zübdetü’l-Buhari Tercümesi, Trabzon: İstikbal Matbaası, ENDÜLÜSÎ, Abdülcelil bin Musa; El-Mu’cemü’l-Müfehres Li-Elfâzi’l-Kur’âni’l-Kerîm, Dâru’l-Ma’rife, İstanbul: Çamlıca Kitap,. ERCAN, Hikmet Yavuz, (1972) “Osmanlı İmparatorluğu’nda Müslüman Olmayan Halkın Hukukî ve İçtimaî durumu”, DTCF Tarih Araştırmaları Dergisi. Cilt. 5, 47-63. ERGİN, Muharrem, (1971),Dede Korkut Kitabı, İstanbul. EBU Davud, (2008), Sünen-i Ebu Davud Tercümesi, Bursa: Erkam Yayınları. FİRUZABADİ, Ebu Tahir M. Bin Yakub (1305), Okyanus Tercümesi, Kâmus, Çeviren, A. Asım, İstanbul. GÖKALP, Ziya, (1976), Türkleşmek-İslâmlaşmak-Muasırlaşmak, Hazırlayan, İbrahim Kutluk. GÖKYAY, Orhan Şaik, Dede Korkut, DİA, IX. GÜMÜŞHANEVİ, A. Ziyaeddin (2012), Râmuze’l-Ehadis, İstanbul. HÂKİM, (2013) en-Nişabûrî; Müstedrek ale’s-Sahîhayn, Çeviren: M. Beşir Eryarsoy, İstanbul: Ocak Yayınları. İMAM, Ahmed ibni Hanbel (2014), Musned, Çeviren: Hasan Yıldız/ Zekeriya Yıldız/ Dr. Hüseyin Yıldız, İstanbul: Ocak Yayınları. BURSEVÎ, İsmail Hakkı, (1317), Hadis-i Erbaîn Tercümesi, Der-saadet. İSMAİL b. Muhammed b. Abdulhadi; Keşfü’l-Hafâ ve Müzîlü’l-İlbâs (ElMektebetü›l-Asriyye), İstanbul: Çamlıca Kitap. HAMMER, Joseph V. , (1970) Büyük Osmanlı Tarihi, Çeviren Mehmet Ata. Ankara: MEB. Yayınevi. SHACT, Joseph, (1986), İslâm Hukukuna Giriş, Çeviren Mehmet DAĞ- Şener Abdülkadir, Ankara: Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi. KAPLAN, Mehmet, (1987), Türk Milletinin Kültürel Değerleri, Ankara. KARA, İsmail, (1986) Türkiye’de İslâmcılık Düşüncesi I-II, İstanbul: Risale Yay. KİTAPÇI, Zekeriya (2014); Saadet Asrında Türkler, 5. Baskı, Konya. EL-HÜSEYNÎ, Mansur Ali Nasıf; (1978), “Tac”, Mütercim, Bekir Sadak, İstanbul: Eser Kitabevi. NABÎ, (Yusuf Nâbi Efendi), (1989), Tuhfetü’l Haremeyn, Sadeleştiren: Mahmut Karakaş (Tuhfetü’l Haremeyn: Hac Hatıraları), Şanlıurfa. COLES, Paul ; (1974), Avrupa’da Osmanlı Tesirleri, Çeviren Vecdi Bürün, İstanbul: Ötüken Yayınevi. SAİD, Halim Paşa (2009), Buhranlarımız, İstanbul: D&R. Türkiye Gazetesi; Osmanlı Tarihi Ansiklopedisi, İstanbul. YAZIR, Muhammed Hamdi (1936) Hak Dini Kur’an Dili, Diyanet İşleri Reisliği Neşriyat. 5, İstanbul: Matbaa-i Ebuzziya. YILDIRIM, Celal, (1986) Asrın Kur’an Tefsiri, İzmir: Anadolu Yayıncılık