Şehirlerin tarihine dair bilgilerin kayda geçirilmesi çok öncelere dayansa da bir disiplin olarak “şehir tarihi” takriben altmış yıllık bir maziye sahiptir. İnsanın içerisinde yaşadığı şehri merak etmesi ve tanıma gayreti neticesinde ortaya çıkan şehir tarihleri modern araştırmalarla farklı bir veche kazanmıştır. Klasik literatürde daha çok siyasi, coğrafi, askeri ve biyografik öğelere ağırlık verilmişken, modern çalışmalarla birlikte şehirlerin tarihi daha ayrıntılı şekilde incelenmeye başlanmıştır. İnsan hem diğer insanlarla hem de şehirle olan münasebeti irdelenmek suretiyle, bu tarz tarih yazımının ana unsuru olmaya başlamıştır. Çünkü coğrafyanın, dolayısıyla şehrin insan üzerinde her ne kadar etkisi varsa da, şehri oluşturan, düzenleyen ve kültürünü harmanlayan ana dinamik insandır. Abraham Marcus’un “Modernliğin Eşiğinde Bir Osmanlı Şehri Halep” ismiyle tercüme edilen eseri de modern şehir tarih yazımına örnek gösterilebilecek önemli bir çalışmadır.