Algı mı, Söylem mi? Kopenhag Okulu ve Yeni Klasik Gerçekçilikte Güvenlik Tehditleri

Bu makale, güvenlik tehditlerinin ortaya çıkışı bakımından yeni-klasik gerçekçilikteki algısal yaklaşımla, Kopenhag Okulunun söylemle inşaya dayalı yöntemini karşılaştırmaktadır. Makalenin hareket noktası, güvenlik tehditlerinin içeriği ve güvenlik aktörleri bakımından farklı perspektiflere sahip bu iki yaklaşımın güvenliğin çalışılmasında metodolojik benzerlikler içermesi nedeniyle karşılaştırılabilir olduğu varsayımıdır. Makale, tehditlerin ortaya çıkışı bakımından yeni-klasik gerçekçiliğin algılara dayalı öznel yaklaşımının Kopenhag Okulu tarafından kısmen benimsendiğini vurgulayarak, Okulun söyleme dayalı özneler-arası alternatif bir model geliştirdiğini aktarmaktadır. Bu çerçevede, makale öncelikle Güvenlik Çalışmaları yazınında güvenlik tehdidinin içeriği konusundaki tartışmalara yer vermektedir. Ardından, yeni-klasik gerçekçiliği çatısında barındıran Gerçekçi Güvenlik Çalışmalarının tehdidin içeriği ve ortaya çıkışına dair varsayımlarını karşılaştırmalı olarak değerlendirmekte ve yeni-klasik gerçekçiliğin algısal perspektifi ni analiz etmektedir. Son olarak, Kopenhag Okulunun tehditlerle ilgili analizinin çerçevesini oluşturan güvenlikleştirme yaklaşımının tehditlerin kapsamı ve dayanağına dair tespitlerini Okulun kullandığı söz edimi, siyaset teorisi ve söylem analizi perspektifl erinden yeni-klasik gerçekçilikle karşılaştırmalı olarak incelemektedir.

Perception or Discourse? Security Threats in Copenhagen School and Neoclassical Realism

This article compares the perceptive approach of neoclassical realist security understanding with the discursive constructivist methodology of the Copenhagen School in analyzing the emergence of security threats. It departs from the assumption that these theories divergent in their perspectives on the content of security threats as well as security actors are comparable since they reveal methodological commonalities. The main emphasis of this article is that while partly adopting the perceptive subjectivity of neoclassical realism, the Copenhagen School has further developed an alternative model of discursive intersubjectivity in analyzing security threats. In this context, it will first cover the discussions on the content of security threats in Security Studies literature. It will then compare the assumptions of various realist understandings of security on the content and emergence of security threats, with a particular focus on the perceptive perspective of neoclassical realism. Finally, it will study the threat approach of the Copenhagen School through its securitization theory with insights from the speech-act theory, political theory and discourse analysis, in comparison with neoclassical realism.

___

  • ......