HİNT TARİH YAZICILIĞI VE TÜRK TARİHİNE KATKILARI

Güney Asya’daki üç büyük yarımadadan biri olan Hindistan, dil, din ve kültür bakımından önemli bir yere sahiptir. Bu değerlerin yanı sıra oldukça köklü bir tarihi içinde barındıran söz konusu coğrafyadaki ilmi belgelerin nitelikleri tartışma konusudur. Eski Hindistan’da tarih yazıcılığı, sözlü kaynaklar olması hasebiyle özellikle ülkemizdeki ilim adamları tarafından dikkate şayan bulunmamaktadır. Hindistan’da ilk sözlü tarih verilerinin varlıkları M.Ö. 1200’lere kadar giden Vedalar ile başlayıp Budist ve Caynist eserler, Purānîalar, kral şecereleri, kitabeler ve paralarla devam eder. Daha çok dini ve felsefi düşünceleri içinde barındıran bu metinler, ortaya konulduğu devrin yaşam tarzı, gelenek ve görenekleri hakkında bilgi vermesine rağmen bu kaynaklarda bahsi geçen tarihi olayların ayrıntı ve kronolojilerini çözmek oldukça zordur. Dolayısıyla Hint tarih yazıcılığını Çin, Bizans, Grek Asur, Babil, Sümer gibi milletlere ait kaynaklar ile kıyaslamak mümkün değildir. Ancak tarih ilmi sadece siyasi olayları değil kültürel ve sosyal hayatı da konu alması sebebiyle eski Hint belgelerinin önemini kimse inkâr edemez. Bu yüzden özellikle eski Hint metinleri bu konu¬da oldukça zengindir. Bu çalışmada dünyada en eski tarihe sahip toplumlardan olan Hintlilerde¬ki tarih yazıcılığı eski dönemlerden başlayarak ele alınacak, Türk tarihi ile ilgili kısımları vurgulanıp değerlendirilecektir. Ayrıca sonuç kısmında Hint vesikala¬rının Türk tarihine olan katkılarından bahsedilecektir.

___

  • ABSAR, A.B.M. Nurul: “Muslim Historiography: The Trends And Nature In Perspective Of India (1206-1526 A.D.)”, Academic Journal Of Interdisciplinary Studies, 3/1, Rome 2014.