Dicle ve Fırat Havzalarında Bilinçsiz Sulamanın Ekolojik Denge Üzerinde Oluşturduğu Riskler

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde temel sulama kaynakları, Fırat ve Dicle nehirleri ile bu nehirler üzerinde kurulan barajlardır. GAP projesi kapsamında Fırat havzasında kurulan Atatürk barajı, bunun bir örneğidir. GAP bölgesinde tarım alanları, Fırat ve Dicle havzaları üzerinde kurulan barajlar ile yer altı kaynakları aracılığı ile bilinçsizce sulanmaktadır. Bu bilinçsiz sulama sonucunda su kaynakları sulama döngüsü içerisinde kirlenmekte, aşırı erozyon oluşmakta, toprakta tuzlulaşma artmakta ve yer yer taban su seviyesi aşırı yükselmekte buna bağlı olarak birçok yerde tarım yapılamaz hale gelmektedir. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde genel olarak buğday, pamuk, mısır, sebze, meyve alanlarında sulama yapılmaktadır. Sulama ile birlikte sulama alanlarında toprak erozyonu oluşmakta ve toprak, pestisidler, herbisidler, kimyevi gübreler nehirlere taşınmakta zaman zaman nehir suları çamur görünümünü andırmaktadır. Yapılan bu bilinçsiz sulama ile birlikte aynı zamanda her yıl binlerce ton toprak nehirlere akmakta ve bu barajların ekonomik ömrü azalmaktadır. Özellikle Dicle ve Fırat havzalarından motor pompalarla çekilen su ile yapılan sulamalarla bu havzalar kirletilmektedir. GAP projesi kapsamında sulanan alanlarda yapılan bilinçsiz sulamadan dolayı ayrıca Şanlıurfa ilimizin Suriye sınırında taban suyu seviyesi 0.5 m ye yükselmiş ve binlerce dekar alan kullanılamaz hale gelmiştir. GAP bölgesinde tarım, teknolojiyi iyi kullanamayan ve eğitimsiz üreticiler tarafından yapıldığı için ekolojik denge gittikçe bozulmaktadır. Ülkemiz ve bölgemiz için son derece önemli olan Dicle, Fırat havzalarını iyi yönetmek ve “verimli hilal” ya da “Mezopotamya” olarak adlandırılan değerli topraklarda bilinçli tarım yapmak sureti ile ekolojik dengenin korunması yerinde olacaktır.