HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU’NUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİNDEN SONRA YARGILAMA GİDERLERİNE İLİŞKİN OLARAK ORTAYA ÇIKAN BAZI GÜNCEL SORUNLAR VE USUL EKONOMİSİ İLKESİ

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra, özellikle yargı paketleri ile hukuk yargılaması alanını ilgilendiren birçok değişiklik yapılmıştır. Bu çerçevede yapılan değişikliklerin bazıları usul ekonomisi ilkesini doğrudan doğruya ilgilendirirken, bazıları ise dolaylı olarak ilgilendirmektedir. Çalışmamızda, öncelikle bu yönde yapılan değişiklikler tespit edilip usul ekonomisi ilkesi ile ilişkisi kurulduktan sonra, spesifik olarak doğrudan doğruya yargılama giderleri alanında meydana gelen değişiklikler ve gelişmeler üzerinde durulmuş, daha sonra ise bu hususların usul ekonomisi ilkesi çerçevesinde değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu bağlamda özellikle nispi harç oranlarında meydana gelen artışlar, tüketici hukuku alanında meydana gelen değişiklikler, idarî yargı alanında yapılan bazı değişiklilerin yargılama giderleri ve usul ekonomisi bağlamında etkileri üzerinde durulmuştur. Bu çerçevede mesele irdelenirken, daha önceden üzerinde monografik çalışma yapılan alanlara girilmekten özellikle kaçınılmıştır

After the Code of Civil Procedure became effective, numerous amendments that concern civil procedure were made, especially through the socalled judiciary bundle legislations. While some of these amendments directly concern civil procedure, the others are indirectly related to the subject. In this article, these amendments are determined and their relation to the principle of judicial economy is established, the amendments and developments directly concerning judicial costs are specifically examined and these matters are evaluated within the scope of the principle of judicial economy. In this context, particularly the raise in proportional court fees, changes in consumer law, and the effects of the amendments regarding administrative judiciary on judicial costs and the principle of judicial economy are analyzed. Within the frame of the subject matter, matters that were previously examined through monographic works are deliberately left out