İmparatorluktan Cumhuriyete Siyasal Bütünlük ve Ulusalcılık Söylemi

Uluslaşma yönelimli kapitalist dünya düzeni kendine özgü entelektüel oluşumları da yaratır.Bu düzenin bir parçası olan Osmanlı İmaparatorluğunun son döneminde, kültürel, siyasalve ekonomik süreçler ulusçu akımların gelişmesini desteklemiştir. Batılı kültürler ve dillerleyakın ilişkilerin ve ticari etkinliklerin artması, buralardaki düşünce akımlarının yayılmasınınönünü açmıştır. Verili koşullar içinde çöküşe yaklaşan Osmanlı sistemi içinden tekrar birsiyasal bütünlük yaratma çabaları din ve milliyet farklılıklarının neden olacağı güçlükleridikkate almak zorundaydı. Batılı güçlerle mücadele ederek modernleşmenin en önemli adımı,İmparatorluğun yıkıntıları arasından modern bağımsız bir ulus-devletin inşa edilmesidir.Ondokuzuncu yüzyılın başlarından itibaren modernleşme öncelikle, bir korunma isteği,sömürgeleşmeme ve bağımsız kalma çabasının bir aracı olmuştur. Bu anlamda, Cumhuriyetdaha önceden başlayan modernleşme sürecinin, sömürgeci güçlerden bağımsız bir ulusyaratılarak, doruğa ulaşmasıdır. Atatürk’ün öncülüğünde gelişen Türk ulusçuluğununsahip olduğu orijinal anlam ve misyon öncelikle bu bağımsızlık düşüncesindetemellenmektedir. Çağdaş uygarlık düzeyi kendi başına nihai amaç değildir, nihai amaçbağımsız bir ulusun ve onun özgür bireylerinin varolmasıdır.

The Discourse Of Political Unity And Nationalizm From The Empire To The Republic

The capitalist world order shaped by the trend of nationalization also created its peculiar intellectual formations. In the late period of the Ottoman Empire that had become a part of this order, cultural, political and economic processes supported the development of nationalist movements. The increase of close contacts with Western cultures and languages and the increase of commercial activities had opeened the way for the spread of Western ideological movements. The attempts to recreate a political unity within the collapsing Ottoman system had to consider the difficulties given way by religious and national differences. The most important step of modernization in a condition of struggle with Western powers is the construction of a modern independent state from within the ruins of the empire. Since the beginning of the nineteenth century, modernization has been primarily an isnstrument of the will of self-protection, an attempt of not being colonized, of being independent. In this sense, the Republic is the culmination of the modernization process through creating an independent nation from the colonialist powers. The original meaning and mision of the Turkish nationalism led by Ataturk is primarily based on this thought of independence. The level of contemporary civilization is not the ultimate goal in itself; the ultimate goal is the existence of an independent nation and its free individuals