Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin Çelişik Kararları ve “35’likzedeler”

Yeni kurulan ya da az gelişmiş üniversitelerde, öğretim elemanı yetiştirilmesi amacıyla üniversitelerin araştırma görevlisi kadroları, araştırma veya doktora çalışmaları yaptırmak üzere başka bir (daha çok gelişmiş) üniversiteye, Yükseköğretim Kurulunca geçici olarak tahsis edilebilmekte; bu şekilde doktora veya tıpta uzmanlık veya sanatta yeterlik payesi alanlar, eğitimlerinin sonunda kadrolarıyla birlikte kendi üniversitelerine dönmeleri hedeflenmektedir. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 35. maddesine göre yapılan bu tür bir geçici görevlendirmenin süjesi olan araştırma görevlisi, genel hükümlere göre bağlı olduğu yükseköğretim kurumlarında mecburi hizmetlerini yerine getirmek zorundadır. Yine aynı Kanunun 35. maddesine göre, “bu yükümlülüğü yerine getirmeyenlere, yükseköğretim kurumlarında görev verilmez”. Açık kanuni düzenlemeye rağmen, 2547 sayılı Kanunun 35. maddesine dayanılarak çıkartılan “Bir Üniversite Adına Bir Diğer Üniversitede Lisansüstü Eğitim Gören Araştırma Görevlileri Hakkında Yönetmeliğin” 4. maddesine göre, ilgili araştırma görevlisinden “taahhüt ve kefalet senedi” alınmakta; bunu yerine getirmeyenlerin işlemleri yapılmamakta ve herhangi bir nedenle mecburi hizmet yükümünü yerine getirmeyen araştırma görevlileri hakkında işleme konulmaktadır. Bu çalışma, Kanunun açık hükmüne aykırı olarak bir yönetmelikle araştırma görevlisine ve kefillere imzalatılan taahhüt ve kefalet senedinin geçerliliği noktasında, Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin mevzuat değişikliği olmaksızın yakın zamanlarda vermiş olduğu çelişik kararlarının incelenmesine ve mevcut hukuki durumun yargılama hukukları bakımından değerlendirilmesine yöneliktir.

___

  • Özay, İl Han: Günışığında Yönetim, İstanbul 1996.