“RESILIENCE” KAVRAMININ SOSYAL BİLİMLERDE TÜRKÇE KULLANIMLARI BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ

"Resilience" kompleks, beklenmedik ve zorlayıcı olaylar karşısında sağ kalım ve sürdürülebilirlik anlamına gelmektedir. Günümüzün çalkantılı iş ortamı nedeniyle "resilience" kavramı dünyada ve Türkiye'de giderek artan ilgiyle çalışılmaktadır. Kavramın artan önemine rağmen çok farklı disiplinlerde kullanımı ve benzer bir takım kavramlarla ilişkisi nedeniyle ortak bir Türkçe karşılığa ulaşılamamıştır. Kavram, İngilizce olarak ilk kullanım döneminde sağ kalım odaklıyken sonraki dönemlerde stratejik bakışla sürdürülebilirlik boyutunu da içermeye başlamıştır. Bu çalışmada "resilience" kavramının sosyal bilimlerde çeşitli çalışmalarda kullanılan Türkçe karşılıkları incelenip değerlendirildiğinde özellikle ilk dönem sağ kalım vurgusunun karşılık bulduğu görülmüştür. Sonuç olarak da kavramın güncel kullanımındaki sağ kalım ve sürdürülebilirlik boyutlarının her ikisini de içerme potansiyeli olan alternatif Türkçe karşılıklar arayışının gerekliliği vurgulanmıştır

EVALUATION OF “RESILIENCE” CONCEPT REGARDING ITS TURKISH USAGES IN SOCIAL SCIENCES

Resilience means survival and sustainability against complex, unpredictable and challenging events. Due to the current turbulent business environment, resilience concept is studied throughout the world and Turkey with an increasing interest. Despite the rising importance of the resilience concept, it has not been possible to reach an agreed Turkish translation since the concept is multi-disciplinary in nature and is related with similar terms. Although in its origination resilience concept had a survival emphasis, later the concept evolved to include sustainability dimension with a strategic perspective. In this study, we analyzed and evaluated Turkish usages of resilience concept in social sciences. We reached the conclusion that especially survival emphasis of the resilience concept was reflected in its Turkish usages. Thus, this study emphasizes the need to search for Turkish usage alternatives with a potential to contain both survival and sustainability dimensions in the current understanding of the resilience concept

___