Yaylı çalgı eğitiminde çift sesli uygulamalar, tek sesli çalışmalardan daha farklı güçlükleri barındırmaktadır. Aralıkların doğru bir entonasyonla seslendirilmesinin yanı sıra uyum ve denge içerisinde tınlaması, çift sesli ezgilerin ise tek sesten oluşan bir ezgiyi çalıyormuş gibi bir kolaylıkla seslendirilmesi gerekmektedir. Bu yüzden yaylı çalgı eğitiminde çift ses çalımı, zorlu teknikler arasında sayılmaktadır. Bu tekniğin öğretiminde titiz ve dikkatli bir yaklaşım gerekmektedir. Bu çalışma, viyolonsel eğitiminde çift ses tekniğine başlarken dikkat edilmesi gereken çeşitli durumları, gereklilikleri ve zorlukları eğitimci görüşleri doğrultusunda tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla, çift sesli çalışmalara başlamanın ideal zamanı ve başlangıç için gerekli hazır bulunuşluklar ortaya koyulmuştur. Ayrıca eğitimcilerin bu çalışmalara programda yer verme zamanlamaları, karşılaşılan zorluklar, öğrenci hataları, başlangıç düzeyinde kullanılan kaynaklar belirlenmiştir. Son olarak konunun öğretimine ilişkin eğitimcilerin önerileri ve çift sesli çalışmalara başlarken çalgı, yay ve malzeme seçimi araştırılmıştır. Araştırma durum tespitine yönelik nitel bir çalışmadır. Veriler, viyolonselde çift ses tekniğinin başlangıç aşamasındaki eğitimine yönelik soruları içeren, bir soru formu kullanılarak görüşme yoluyla toplanmıştır. Toplanan veriler sistematik bir biçimde betimlenmiştir. Araştırmada, fiziksel gelişim ve temel beceriler dikkate alınarak erken dönemde çift sesli çalışmalara başlanabileceği; boş tel kontrolleri ile yayda denge ve kuvvet uygulamaya dönük çalışmaların eğitime katkı sağlayacağı; çift sesli uygulamalara geçişte karşılaşılan başlıca zorlukların başparmak problemlerine, konum bilgisine-geçişlerine, sol elin ve yayın eşgüdümüne dayandığı; pekiştirmeden pasajları geçme, özensiz çalışma, sabırsızlığa dayalı eksik çalışmalar çift ses tekniğinin çalışılmasında sıklıkla yapılan hatalar içerisinde yer aldığı; çift sesli uygulamalarda başlangıç düzeyinde kullanılan kaynakların neler olduğu; kullanılan çalgı yapısındaki ayarsızlıkların eğitimde sıkıntılar yarattığı sonuçlarına ulaşılmıştır.

Yaylı çalgı eğitiminde çift sesli uygulamalar, tek sesli çalışmalardan daha farklı güçlükleri barındırmaktadır. Aralıkların doğru bir entonasyonla seslendirilmesinin yanı sıra uyum ve denge içerisinde tınlaması, çift sesli ezgilerin ise tek sesten oluşan bir ezgiyi çalıyormuş gibi bir kolaylıkla seslendirilmesi gerekmektedir. Bu yüzden yaylı çalgı eğitiminde çift ses çalımı, zorlu teknikler arasında sayılmaktadır. Bu tekniğin öğretiminde titiz ve dikkatli bir yaklaşım gerekmektedir. Bu çalışma, viyolonsel eğitiminde çift ses tekniğine başlarken dikkat edilmesi gereken çeşitli durumları, gereklilikleri ve zorlukları eğitimci görüşleri doğrultusunda tespit etmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla, çift sesli çalışmalara başlamanın ideal zamanı ve başlangıç için gerekli hazır bulunuşluklar ortaya koyulmuştur. Ayrıca eğitimcilerin bu çalışmalara programda yer verme zamanlamaları, karşılaşılan zorluklar, öğrenci hataları, başlangıç düzeyinde kullanılan kaynaklar belirlenmiştir. Son olarak konunun öğretimine ilişkin eğitimcilerin önerileri ve çift sesli çalışmalara başlarken çalgı, yay ve malzeme seçimi araştırılmıştır. Araştırma durum tespitine yönelik nitel bir çalışmadır. Veriler, viyolonselde çift ses tekniğinin başlangıç aşamasındaki eğitimine yönelik soruları içeren, bir soru formu kullanılarak görüşme yoluyla toplanmıştır. Toplanan veriler sistematik bir biçimde betimlenmiştir. Araştırmada, fiziksel gelişim ve temel beceriler dikkate alınarak erken dönemde çift sesli çalışmalara başlanabileceği; boş tel kontrolleri ile yayda denge ve kuvvet uygulamaya dönük çalışmaların eğitime katkı sağlayacağı; çift sesli uygulamalara geçişte karşılaşılan başlıca zorlukların başparmak problemlerine, konum bilgisine-geçişlerine, sol elin ve yayın eşgüdümüne dayandığı; pekiştirmeden pasajları geçme, özensiz çalışma, sabırsızlığa dayalı eksik çalışmalar çift ses tekniğinin çalışılmasında sıklıkla yapılan hatalar içerisinde yer aldığı; çift sesli uygulamalarda başlangıç düzeyinde kullanılan kaynakların neler olduğu; kullanılan çalgı yapısındaki ayarsızlıkların eğitimde sıkıntılar yarattığı sonuçlarına ulaşılmıştır.