ERMENİ MESELESİ (1918-1923)

Öz Çağrı Beyin yaptığı bir keşif seferi ile Türkler Ermenilerle tanışmışlardı. Osmanlı hakimiyetinde ise oldukça özgür bir ortamda yaşayan Ermeniler, Osmanlı Devletinin siyasi askeri ve ekonomik alanda gerilemesi ve batılı devletlerin kışkırtmaları sonucunda isyana kalkışarak, Doğu Anadolu'da bağımsız bir Ermenistan devleti hedeflemişlerdir. Bu amaçla çıkardıkları isyanların önü alınamayınca, zorunlu olarak göçe (tehcir) başvurulmuştur. Bu sayede, isyanlar bastırılabilmiştir. Ancak, I. Dünya Savaşında yenik düşen Osmanlı Devletine dayatma ile imzalatılan 1918 Mondros Mütarekesi ile Osmanlı ülkesinde yer yer işgaller başlamıştır. Mondros Mütarekesi, Ermenileri Osmanlı toprakları üzerindeki emellerini gerçekleştirmeye heveslendirmiştir. Sevr antlaşması ile de iyice ümitlenmişlerdir. Fakat, Mustafa Kemal'in önderliğindeki Kurtuluş savaşının başarı ile sonuçlanması ve nihayet 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Barış Antlaşmasında Ermenilere yer verilmemesi ile, Ermenilerin ümitleri yok olmuştur. Böylece, Türkiye açısından da mesele kapanmıştır.