Türk Tarımının Üçüncü Gıda Rejimine Eklemlenme Süreci

Tarımda ticaretin serbestleşmesi, tarladan süpermarketlere uzanan gıda tedarik zincirlerinin her aşamasında küçük üreticiler karşısında oligopsoncu ve oligopolcü güçlerini kullanan çokuluslu şirketler, tarımın “sınaîleştirilmesi” ve küresel sermayenin tarımsal gıda sektörlerinde giriştiği kâr arayışları “Şirketleşmiş” ve “Finansallaşmış” Gıda Rejimi olarak adlandırılan Üçüncü Gıda Rejimi’nin temel unsurlarını oluşturmaktadır.Bu çalışmada, 1980’lere uzansa da, Türkiye’de özellikle 1999’da IMF’ye verilen Niyet Mektubu’ndan başlayarak, IMF ve Dünya Bankası gözetiminde tarım kesiminde gerçekleştirilen yapısal dönüşümün, Türkiye’yi 3. Gıda Rejimi’ne ve bu rejimin getirdiği yeni uluslararası tarımsal işbölümüne dâhil etmeye yönelik olduğu ortaya konulmaya çalışılacaktır. Bu çerçevede, Türkiye tarımının, seçilen bazı önemli sektörleri ekseninde, Üçüncü Gıda Rejimi’nin yukarda kısaca ifade edilen tarımsal işbölümünde yerini alması ve rejimin diğer kurallarına uyumlu hale gelmesi incelenecektir. Bu açıdan Türkiye, Üçüncü Gıda Rejimi’nin zımni kurallarına uyum sağlayarak, kalabalık nüfusuna karşın tarımsal yapısını, gıda güvenliğini kaybetmek pahasına çokuluslu şirketler lehine dönüştüren tipik bir Gelişmekte Olan Ülke örneği teşkil etmektedir.