PROSTAT SPESİFİK ANTİJEN (PSA)

Prostat kanseri cilt kanserlerinden sonra tüm dünyada erkekler arasında görülen en sık kanserdir. Prostat kanseri 50 yaşın altında nadir görülürken 50 yaşından sonra görülme sıklığı yaşla birlikte artmaktadır. Bu kadar sık görülen bir kanser için erken tanı amaçlı tümör belirteci tarama çalışmaları ilk olarak 1960’lı yıllarda başlanmıştır. 1980’li yıllarda prostat spesi fik antijen (PSA) tanımlanmış ve 1986 tarihinde Food and Drug Administration (FDA) dan onay aldıktan sonra yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu tarihten itibaren prostat kanseri tanısı alan hasta sayında dramatik bir artış yaşanmıştır. Fakat çalışmalar göstermiştir ki, PSA’nın sadece kanserde değil aynı zamanda benign prostat hiperplezisi (BPH), prostatit gibi benign durumlarda da arttığı gösterilmiştir. Bundan dolayı PSA’nın aslında kansere özgü bir protein olmayıp, organa yani prostat dokusuna özgü bir protein olduğu kabul görmüştür. Bu nedenden dolayı prostat kanserini prostatın diğer selim hastalıklarından ayırt etmek için PSA ile ilgili çeşitli modaliteler ileri sürülmüştür ve PSA deriveleri ya da izoformları kullanılmaya başlanmıştır. Bu modaliteler; PSA dansitesi, PSA artış hızı, yaşa özgü PSA, serbest/total PSA oranı, prostat volümüne özgü PSA ve transizyonel zon PSA dansitesinden oluşmaktadır. Fakat bazı dezavantajlara sahip olmalarından dolayı pratik uygulamada en sık serbest/total PSA oranı, yaşa özgü PSA, PSA artış hızı kullanılmaktadır. Böylelikle PSA’nın özgüllüğü artırılmıştır fakat istenen sonuçları verememiştir. Bu nedenle prostat kanseri tanısında daha spesifik belirteçlere ihtiyaç vardır

PROSTATE SPECIFIC ANTIGENE (PSA)

Prostate cancer is the most common cancer seen in men after skin cancer all over the world. Prostate cancer is rare before the age of fifties but then the incidence increases. Tumor marker studies for early diagnose of this common cancer started in 1960’s. In 1980’s prostate specific antigen (PSA) was defined and has been used extensively since it was approved by Food and Drug Administration in 1986. From this date there has been a dramatic rise at the number of cases with prostate cancer. It is shown in studies that PSA rises not only in cancer also benign situations like in benign prostatic hypertrophy, prostatitis. Therefore, it is accepted that PSA is a protein which is specific to prostate tissue, not to cancer. Some modalities are asserted about PSA to distinguish prostate cancer from benign prostate diseases and PSA derivatives or isoforms are started to use. These modalities are PSA density, PSA rise rate, age-specific PSA, free/total PSA ratio, prostate volume-specific PSA and transitional zone PSA density. In clinical practice free/total PSA rate, age-specific PSA and PSA rise rate are the most common used derivatives because of some disadvantages of the others. Thus, specificity of PSA is increased but still not enough for desired results. So, we still need more specific indicators to diagnose prostate cancer
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Dergisi-Cover
  • ISSN: 2148-8118
  • Yayın Aralığı: Yılda 3 Sayı
  • Başlangıç: 2014
  • Yayıncı: Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi