İsviçre'de son yıllarda çıkarılmış ve 2013 yılında yürürlüğe sokulmuş kanunla evlilik sonrası soyadı ve çocukların soyadı konusu yeniden düzenlenmiş ve kadın ile erkek eş arasında var olan eşitliğe aykırı hükümler giderilmeye çalışılmıştır. Ne var ki, bu düzenleme dahi soyadı üzerinde kişilik hakkı bulunduğu ve soyadının vazgeçilmezliği ilkesine uygun düşmemektedir. Çünkü evlilik soyadı olarak eşlerin fiilen taşıdıkları soyadının değil de bekârlık soyadının alınmasına izin verilmiş ve yine gerek evlilik içi gerekse evlilik dışı doğan çocuklar bakımından, çocukların ebeveynle aynı soyadı taşımasını mümkün kılmak yerine, çocuğun soyadının ebeveynin bekârlık soyadı olması yolunda bir düzenleme tercih edilmiştir. Türk Hukukundaki düzenlemeler ise hem eşitliğe, hem çocuğun yanında olduğu ebeveynle aynı soyadı taşıması ilkesine hem de kişilik haklarına aykırıdırlar. Eşitliğe aykırı hükümler için Anayasa Mahkemesi önüne gidilmiş olmasına rağmen bu hükümler Medeni Kanunda varlıklarını korumaktadırlar.

The Swiss Civil Law Code was amended on 2013 in order to abolish provisions perturbing the equality between spouses with regards to the surname post-marriage of woman and children. Since only the initial surname, not actual surname, is permitted to be the marriage surname of the spouses; furthermore, the amendment specifies the initial surname of the spouse as the surname of children, instead of ensuring that the spouses and the children have identical surnames. It must, however, be admitted that the amendment ignores the inalienability of surname and the personality right thereon. Turkish Law neglects the principle of equality, the right to have identical surname with custodian parent and thus violates the personality rights. Turkish Constitutional Court abstained from annulling such provisions in the Civil Law Code, upon annulment requests.