Balkan Yarımadası' nda jeolojik zaman boyunca sülfür

Uzun bir dönemdir yürütülmekte olan araştırmalarda Balkan Yarımadasındaki en yaşlı metalojenik evrelerin, ana kimyasal elementlerden biri olan sülfürü içeren oluşukları sınırlı sayıda kapsadığı belirlenmiştir. Bu nedenle de, bu evrelerde sülfür bileşikleri içeren yatakların ya oluşmamış olduğu ya da bazı koşullarda çok az oluşmuş olduğu söylenebilir. Örneğin, günümüze dek elde edilmiş bilgilere göre, Grenvilien evresi ile Pelagonidler'de sadece tek bir oluşuk ile (Nezilova) ilintilendirilebilir. Yeşil şistlerin oluşumu ile karakterize edilen Baykaliyen metalojenik evresinde, Batı Makedonya'da sadece sülfit mineralleşmeleri izleri ve bir Pb-Zn-Cu sülfitleri yatağı ve Doğu Makedonya'da geniş Popcevo-Dojran alanında, sülfür içeriği % 11'den düşük olan bir pirit saçmımı varlığı söz konusudur. Pelagon-Rodop masifine karşıt yönde Doğu Sırbistan'da Yeşil Karmaşık (Vlasina) içinde, Baykaliyen metalojenik evresinde bu bölgede daha önemsenir nicelikte sülfür ürününü vurgulayan sayısız pirit ve Pb-Zn-Cu sülfit yatakları ve oluşukları söz konusudur. Bu gerçek bağlamında bu evrenin, Grenviliyan evresi ile karşılaştırıldığında, Balkan Yarımadasında sülfür açısından daha zenginleşmiş olduğu öngörülebilir, izleyen evrelerde (Kaledoniyen ve Hersiniyen) sülfür ürünü daha çok ve yoğun olmuştur. Bu, özellikle, 15'e ulaşan Pb-Zn-Cu ve Mo sülfit yatakları ve oluşukları ile çok sayıda yüksek ya da düşük içerikli ve açıkça düzensiz pirit saçınımları içeren batı Makedonya'daki fillitik volkanojenik-sedimanter köken oluşumu ile ilintilidir. Tüm önceki evreler ile karşılaştırıldığında Alpin (erken ve geç) dönemi çok sayıda Pb, Zn, Cu, Fe, As, Hg ve diğer metallerin sülfit yatakları ve çökel karmaşıkları içindeki sülfatlar ile karakteristiktir. Bu nedenle de, Alpin dönem, jeokimyasal anlamda tüm önceki dönemlerden belirgin biçimde ayrılır. Bu gerçekler ışığında, Kretase-Tersiyer döneminin jeokimyasal düzlemde sülfür evresi olarak karakterize edilebildiği sonucuna varılabilir. Tüm bu gerçeklerin irdelenmesi bağlamında, bu sadece Balkan Yarımadasının özelliği olmayıp, olasılıkla küresel önemde bir olgudur.

___

  • Bingöl, E.; Akyürek, B. ve Korkmazer, B., 1975, Biga yarımadasının jeolojisi ve Karakaya Formasyonunun bazı özellikleri. Cumhuriyetin 50. Yılı Yerbilimleri Kong. Tebliğleri, MTA Enstitüsü, 70-77.
  • Brinkmann. R.; Gümüş, H.: Plumhoff, F. ve Salah, A.A., 1977. Höhere Oberkreide in Nordwest- Anatolien und Thrakien. N. Jb. Geol. Paleont. Abh., 154, 1-20.
  • Okay. A.l. ve Tansel, l., 1994, Pontid içi okyanusunun üst yaşı hakkında Şarköy kuzeyinden (Trakya) yeni bir bulgu. MTA Derg., 114, 21-24.
  • Okay, A.I.: Siyako, M. ve Burkan, K.A., 1991, Biga yarımadasının jeolojisi ve tektonik evrimi. Türkiye Petrol Jeologları Derneği Bült., 2, 83-121.
  • Önal, M.. 1986, Gelibolu yarımadası orta bölümünün sedimanter fasiyeleri ve tektonik evrimi, KB Anadolu, Türkiye Jeoloji Mühendisliği, 29, 37-46.
  • Siyako, M.; Bürkan, K.A. ve Okay, A.l., 1989, Biga ve Gelibolu yarımadalarının Tersiyer jeolojisi ve hidrokarbon olanakları. Türkiye Petrol Jeologları Derneği Bült.. 1. 183-199.
Maden Tetkik ve Arama Dergisi-Cover
  • ISSN: 0026-4563
  • Yayın Aralığı: Yılda 3 Sayı
  • Başlangıç: 1950
  • Yayıncı: Cahit DÖNMEZ