Makâlât adlı eserinde Şems-i Tebrîzî

Asıl ismi Şemseddîn Muhammed b. Alî b. Melikdâd Tebrîzî olan Şems-i Tebrîzî, h. 6.-7. yüzyıl ariflerinden olup Hallâc-ı Mansûr ile beraber dünya ve İslâm tarihinde hayatları en çok merak edilen esrarengiz ve sırra kadem basan şahsiyetler arasında gelmektedir. Zira Şems’in hayatına ve ahvaline dair çok az şey bilmekteyiz. Mevlânâ’yı Mevlânâ yapan ve bu vesileyle de kendi namı sanı duyulan Şems’in Makâlât adlı eseri olmasaydı, belki de onun hayatına ve varlığına dair hiçbir bilgiye ulaşamayacaktık. Her ne kadar Makâlât adlı esere çoğu bilgin ve araştırmacı ihtiyatla yaklaşsa da eserin üslubuna ve olaylara yaklaşım tarzına baktığımızda cüzi yerleri hariç, eserin Şems’e ait olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Şems kitap ve benzeri şeyler yazmaya karşı çıktığı için Mevlânâ’nın talebeleri ve müritleri, onun sohbet meclislerindeki konuşmalarını not alıyordu. Daha sonrasında bu konuşmaları iki ciltlik bir eser şeklinde derlemişlerdir. Hatta Şems’in kendisi Makâlât eserinde beyan buna değinmektedir. Bu eserde Şems’in hayatına dair az-çok bilgi toplamak mümkün. Biz de Makâlât adlı eserde Şems’in kendisine ve ailesine dair rivayetlerini inceleyerek onun; çocukluğu, gençliği ve ruhi değişimi ile ilgili bilgi verip Şems’in genel bir portresini oluşturmaya çalışacağız. Mizahı ve mizacı yönüyle ayrı bir karakter olan Şems, her ne kadar Mevlânâ ile karşılaşma faslından sonra tanınsa da, Mevlânâ ile karşılaştığında ilmin ve irfanın zirvesinde olduğu bir muhakkaktır. Bulunduğu çevrenin yaşam felsefesine ve geleneğine uymayan, zahirde uyumsuz ama batında anlaşılmayı bekleyen bir umman misaliydi.

Shams-i Tabrizi in his work named Makâlât

Asıl ismi Şemseddîn Muhammed b. Alî b. Melikdâd Tebrîzî olan Şems-i Tebrîzî, h. 6.-7. yüzyıl ariflerinden olup Hallâc-ı Mansûr ile beraber dünya ve İslâm tarihinde hayatları en çok merak edilen esrarengiz ve sırra kadem basan şahsiyetlerdir. Zira Şems’in hayatına ve ahvâline dair çok az şey bilmekteyiz. Mevlânâ’yı Mevlânâ yapan ve bu vesileyle de kendi namı sanı duyulan Şems’in Makâlât adlı eseri olmasaydı, belki de onun hayatına ve varlığına dair hiçbir bilgiye ulaşamayacaktık. Her ne kadar Makâlât adlı esere çoğu bilgin ve araştırmacı ihtiyatla yaklaşsa da eserin üslubuna ve olaylara yaklaşım tarzına baktığımızda cüzi yerleri hariç, eserin Şems’e ait olduğu anlaşılmaktadır. Şems kitap yazmaya karşı çıktığı için Mevlânâ’nın talebeleri ve müritleri, onun sohbet meclislerindeki konuşmalarını not alıyordu. Daha sonrasında bu konuşmaları iki ciltlik bir eser şeklinde derlemişlerdir. Hatta Şems’in kendisi Makâlât’ında buna değinmektedir. Bu eserde Şems’in hayatına dair az-çok bilgi edinmek mümkün. Biz de Makâlât’ta yer alan Şems’in kendisine ve ailesine dair rivayetleri inceleyerek onun; çocukluğu, gençliği ve ruhî değişimi ile ilgili bilgi verip Şems’in genel bir portresini oluşturmaya çalışacağız. Mizahı ve mizacı yönüyle ayrı bir karakter olan Şems, her ne kadar Mevlânâ ile karşılaşmasından sonra tanınsa da Mevlânâ ile karşılaştığında ilmin ve irfanın zirvesinde olduğu muhakkaktır. Bulunduğu çevrenin yaşam felsefesine ve geleneğine uymayan, zahirde uyumsuz ama batında anlaşılmayı bekleyen bir umman misalidir.

___

  • Ataallah, T. (1379). Mevlânâ ve Tufan-ı Şems. Tahran, İntişârât-i Tahran.
  • Beyânî, Ş. (1384). Demsâzî-i Du Sed Kiş. Tahran, Câmî.
  • Câmî, A. (1375). Nefehâtü”l Üns. Tashih-i Mehdi Tevhidpûr, Tahran, İntişârât-ı İlmî.
  • Dinânî, G. (1395). Şucâ-i Şems. Gazeliyât-i Şems-i Tebrîzî, be-Rivayet-i Gûlâmhüseyin Dinânî, Tahran, İntişârât-ı Ittılaat.
  • Eflâki, Ş A. (1362). Menâkıbü’l Arifin. be-Kûşeş-i Tahsin Yazıcı, c.I, Tahran, Dünya-i Kitap.
  • Eflâki, Ş A. (1362). Menâkıbü’l Arifin. be-Kûşeş-i Tahsin Yazıcı, c.II, Tahran, Dünya-i Kitap.
  • Furûzânfer, B. (1333). Risale-i der-Tahkik-i Ahval ve Zindegi-i Mevlânâ Celâleddîn Muhammed Meşhur be-Mevlevi. Çap-i pencom, Tahran, İntişârât-ı Zevvâr.
  • Fürûzânfer, B. (1388). Külliyât-i Divân-i Şems-i Tebrizi. Mutâbık-i Nüshâ-i Tashih Şode-i Bediüzzamân Fürûzânfer/ Mevlânâ Celâleddîn-i Meşhur be-Mevlevi, Tahran, Seda-i Muâssır.
  • Hoşnivis, A, (Emâd). (1349). Makâlât-i Şems-i Tebrizi. Tahran, Çap-i Zühre.
  • Muvahhid, M, A. (1369). Makâlât-ı Şems-i Tebrizi. be-Tashih ve Ta’lik-i Muhammed Ali Muvahhid, c.I, Tahran, İntişârât-ı Hârezmî.
  • Muvahhid, M, A. (1369). Makâlât-ı Şems-i Tebrizi. be-Tashih ve Ta’lik-i Muhammed Ali Muvahhid, c.II, Tahran, İntişârât-ı Hârezmî.
  • Muvahhid, M, A. (1379). Şems-i Tebrizî. Tahran, İntişârât-ı Nû
  • Nâsreddin, S, Z. (1387). Hatt-i Sevvom. Çap-i Bist u Yekom, Tahran, İntişârât-i A’tâyi.
  • Sipehsâlâr, A, F. (1325). Zindeginâme-i Mevlânâ Celâleddîn Mevlevi. bâ-Mukaddime-i Said Nefisi, Çap-i Pencom, Tahran, İntişârât-ı İkbâl.
  • Starî, C. (1384). Aşknevâzihâ-i Mevlânâ. Tahran, Neşr-i Merkez.
  • Şefi’-i K. M. R. Ş. (1387). Gazeliyât-i Şems-i Tebrîz. Mukaddime, Güzineş ve Tefsir-i Muhammed Rıza Şefi’-i Kedkenî, Tahran, İntişârât-ı Suhen.
  • Vahit, A. (1378). Makâlât-i Mecmua-i Büzürgdaşt-i Şems-i Tebrîzî. c.I, Tahran, Encümen-i Asar ve Mirfahir-i Ferhengi.
  • Veled, S. (1376). Velednâme. be- Tashih-i Celâleddîn Humâyi, Tahran, Müessese-i Neşr-i Humâ.
  • Zemâni, K. (1384). Şerh-i Câmi-i Mesnevi-i Ma’nevi/ Mevlânâ Celâleddîn Belhî. c.I, Tahran, İntişârât-ı Ittılaât.
  • Zerrînkûb, A. (1364). Sırr-i Ney. c.I, Tahran, İntişârât-i İlmî.
  • Zerrînkûb, A. (1364). Sırr-i Ney. c.II, Tahran, İntişârât-i İlmî.