Son yıllarda Kur’ân üzerine yapılan vurgular, kitleler üzerinde belirli bir bilinçlenmeyi netice vermiş durumdadır. Şimdi insanların Kur’ân’ı anlamak, onun hakkında bir şeyler öğrenmek için, geçmişe oranla daha fazla bir çaba içerisinde oldukları gözleniyor. Fakat aynı seviyede bir bilinçlenmeyi, henüz Hadis konusunda gözleyebilmiş değiliz. Oysa Kur’ân’ın anlaşılmasında, yorumlanmasında ve yaşanmasında, hadisin rehberliği olmadan bir yere varmak mümkün olmadığı gibi, dini hayata yansıtacak ve onu bütün sıcaklığıyla yaşanır hale getirecek olan da, yine hadisten başka bir şey değildir. Ancak bu, kitlelere konunun önemini anlatmakla ve “Sünnete sarılın, Hadis okuyun” deyip onları mevcut literatürle baş başa bırakmakla halledilecek bir mesele değildir. Çünkü bu ilmin, önemine paralel şekilde, riskleri de vardır. Bu riskler, ancak doğru hadislerin doğru bir şekilde kullanılması, yorumlanması ve uygun biçimde sunulmasıyla önlenebilir ki, bu da uzmanların omuzlarına büyük bir sorumluluk yüklemektedir. Özetleyecek olursak, dini toplum hayatına yansıtacak çalışmaların en önemlisi olarak, ehil kalemlerden çıkan popüler Hadis eserlerini gösterebiliriz.