Erken dönemlerden itibaren günümüze kadar hadis alanında gerek rivâyetgerekse dirâyet ağırlıklı birçok ilmî çalışmanın yapıldığı malumdur. Bununlabirlikte hemen her devirde hadis ilimleriyle meşgul bilginlere, halk tarafındanbir hadisin kaynağına ve anlaşılmasına yönelik sorular sorulmuş ve cevaplaralınmış, öyle ki zamanla bu soru ve cevapları ihtiva eden “el-fetâva’l-hadîsiyye”diye bir literatür ortaya çıkmıştır. Nitekim söz konusu literatürün özelliklematbu olanlarının tanıtımına yönelik Yavuz Köktaş tarafından Hadîs Fetvalarıisimli bir çerçeve çalışması yapılmıştır. Köktaş’a göre fıkha ait fetvalar nasıl kidinin yaşanılabilir sosyolojik göstergeleridir, aynen öyle de hadisle ilgili sorularve cevaplar (fetvalar) da toplumsal taleplere has arşivlerdir.1Biz de bu muhtasar çalışmamızda, söz konusu arşivlerin muhtevasındanbir kısmının gün yüzüne çıkmasına bir nebzecik de olsa katkı sağlamak üzere,meşhur hadis âlimi ve hâfızı İbn Hacer el-Askalânî’nin (ö. 852/1448), konuylaalakalı bazı yazma risâlelerinin tanıtımına yer vereceğiz.