TÜRKİYE TÜRKÇESİNDE BİR ÜNLEMLEŞME ÖRNEĞİ: BAŞLATMA - BAŞLARIM

İnsanların çeşitli (sevinç, üzüntü, korku, heyecan vb.) duygularını yansıtan kelimeler olarak değerlendirilen ünlemler ortaya çıkışları, gelişimleri ve üstlendikleri anlamlar bakımından bir hayli önemli unsurlardır. Dillerin ortaya çıkışı teorilerine de konu olan ünlemlerin ayırt edici özelliği konuşmada vurgu ve tonlamadır. Konuşma dili için geçerli olan vurgu ve tonlamanın yerini yazı dilinde ünlem işareti alır. Dolayısıyla yazı dilinde ünlem görevinde kullanılabilen kelimelerin belirleyicisi ve habercisi metnin yazarıdır. Ancak yazarın ünlem işaretiyle yaptığı uyarıya ihtiyaç duymadan da bir duygunun habercisi olabilen kelimeler vardır. Buna en güzel örneklerden biri başlatma ve başlarım ifadeleridir. Her ikisi de başlamak fiiline dayanan bu ifadeler dilin değişimine paralel olarak zaman içerisinde gerçek anlamları dışında kızgınlık ve öfke belirtisi yansıtan anlamlar da üstlenmişlerdir. Bu makalede Türkçe Ulusal Derleminden tespit edilen örnekler ışığında başlatma ve başlarım ifadelerinin nasıl ünlem görevi üstlendikleri üzerinde durulmuştur.

___

  • GENCAN, Tahir Nejat (1979), Dilbilgisi, Ankara: TDK Yayınları.
  • HACIEMİNOĞLU, Necmettin (1984), Türk Dilinde Edatlar, MEGSB Yayınları.
  • KAHRAMAN, Tahir (1996), Çağdaş Türkiye Türkçesindeki Fillerin Durum Ekli Tamlayıcıları, Ankara: TDK Yayınları.
  • KOÇ, Nurettin (1997), Yeni Dilbilgisi, İstanbul: İnkılâp Yayınları.