Kısıtlı metrekareye sahip olan mekanlarda alanın verimli kullanılması önemlidir. Kullanıcıya konforlu, fonksiyonel ve pratik bir yaşam ortamı sunulabilmesi için bu mekanlarda optimum koşullar sağlanmalıdır. Mekânda dış kabuktan, iç mekâna, mobilyadan aksesuara yapılacak her tasarımda sınırlılığın aşılmasına yönelik bir anlayışı benimsenmelidir. Tasarımda en iyiyi, en uygunu ve en elverişli olan yaklaşımı aramak gerekmektedir. Kısıtlı hacimlerde tasarım yaklaşımının temelini oluşturan eylem alanlarında örgütlenme çeşitliliği ve mekân öğe/bileşenlerindeki devinim, mekâna işlevsel, görsel ve boyutsal olarak katkı sağlamaktadır. Tasarımda mekâna özgü çözümlerin temel alınması ile daha fazla eylem ve eylem alanına olanak yaratılması ve devinim özelliğinin kullanılması optimum koşulların oluşmasında etkin olmaktadır. Bu bağlamda çalışma da kısıtlı hacimlerdeki tasarım yaklaşımları ile mekânda optimum koşulların nasıl sağlandığının ortaya konulması hedeflenmiştir. Eylem alanlarındaki örgütlenmeyle ve mekân bileşenlerinde/öğelerindeki devinim üzerinden ele alınan kısıtlı mekanlarda tasarım yaklaşımı, örnek konutlar üzerinden analiz edilmiştir. Çalışmanın sonucunda optimum koşulların sağlanmasına yönelik iç mekan tasarım yaklaşımlarıyla; yapının mevcut taban alanından daha geniş kullanılabileceği, görsel olarak daha yoğun/seyrek veya yeterlilik hissiyatını sağlayabileceği ve eylem alanlarında çeşitli kullanımlara imkan verilebileceği gibi işlevsel, görsel ve boyutsal açıdan oluşabilecek birçok problemin çözümlenebileceği görülmüştür.