Küreselleşme: Siyasal Meşruiyetin Yeniden Yapılandırılması

Yirminci yüzyılın sonlarında toplumsal ve siyasal değişme formu olarak ortaya çıkan küreselleşme siyaseti yeniden yapılandırmaktadır. Kapitalist ulus-devlet olarak meşruiyetini kökleştiren modern dünyanın siyasal formu ekonomik kriz ve kimlik krizi karşısında meşruiyetini yitirmektedir. Farklılıkların siyasileşmesi ulusdevletin kardeşlik bağlarını dönüştürmektedir. Bu dönüşüme tepki duyanlar, tepkilerini şiddete de başvurarak göstermektedir. Modern bütünsellikleri dağıtan ve küresel ölçekte yeni ama daha karmaşık bütünsellikler peşinden koşan küreselleşmeye karşı bir taraftan kendi farklılıklarını korumaya çalışanlar diğer taraftan başkalarının farklılığına katlanamamaktadır. Ancak sivil toplum örgütlerinin evrensel değerlerle motive edilmiş çalışmaları halen dünyanın hakim güçleri olan sermaye, devlet ve ulusu başkaları için de harekete geçirebilmektedir

Globalization: Restructuring Legitimacy

Globalization that appeared as the form of social and political change at the end of the 20th century has been reshaping politics. The political form of the modern world established its legitimacy as capitalist nation-state has been losing its legitimacy in the face of the current economic and political crises. Politicization of differences has been transforming brotherhood ties of the nation-state. Those reacting to this transformation show their reaction by resorting to violence also. Those who try to protect and maintain their differences against the process of globalization dissolving modern totalities while creating its own totalities in a more complex manner and global level are not tolerant to the differences of others. Yet efforts of civil societies motivated by universal motives mobilize still dominant forces of the world such as capital, state, and nation for others also