Osmanlı Devleti’nin geniş bir coğrafyada sürdüğü hükümranlık, çok kültürlü bir toplum yapısının inşasını da beraberinde getirmiştir. Bu çok kültürlülük ortamı; mistik, gizemli, dedikodusu bol söylencelerin dilden dile yayılmasına; tezkireden tezkireye yazılmasına olanak sağlamıştır. Yazar Ahmet Akgül de bu söylencelerin izini, tezkirelerdeki anekdotlardan hareketle, hakikati bulmak bağlamında sürmeye çalışmıştır. Yazar “XVI ve XVII. Yüzyıl Osmanlı Şair Tezkirelerinde Anekdot-Zihniyet İlişkisi” adlı eserini doktora tezinden üreterek okurla buluşturmuştur. Anekdotlar bakımından zengin içerikler ve çeşitli istatistikler sunan yazar, okurunu tartışmaya da davet eder.