AÇLIK GREVLERİ VE HAK ARAMA HÜRRİYETİ

Açlık grevleri, genel ve soyut anlamda bir protesto biçimi olsa da cezaevlerinde bulunan terör vasıflı mahkûmlar tarafından hak arama hürriyeti olarak algılanmış, direniş ve mücadele biçimi olarak da uygulanmıştır. Bunun nedeni, hak arama hürriyetinin yasalarca korunan hukuki ve meşru bir kavram oluşudur. Açlık grevinin “hak arama hürriyeti” olarak tanımlanma düşüncesi sivil toplumun belirli kesimleri tarafından da tasvip görmüştür. Sadece cezaevlerinde bulunan mahkûmlar tarafından değil, belli amaçlara ulaşmak isteyen sivil eylemciler tarafından da açlık grevleri hak arama hürriyeti olarak uygulanmıştır. İşte, konu-açlık grevlerinin hak arama hürriyeti olarak görülüp görülemeyeceğidir. Bir eylem veya protesto biçimi olarak açlık grevlerinin “hak arama hürriyeti” şeklinde tanımlanıp tanımlanamayacağı açlık grevinin ve hak arama hürriyetinin ana hatlarıyla açıklanmasıyla açıklığa kavuşabilir.

___

  • SEVİNÇ, Murat, “Bir İnsan Hakları Sorunu Olarak: Açlık Grevleri”, AÜSBFD, 57(10), Ocak-Mart 2002.
  • YILMAZ, Ulaş Osman, Süresiz Açlık Grevi Direniş Güncesi, Öz Basım Yayım, İstanbul 1997.
  • TAŞKIN, Ahmet, “Ceza İnfaz Kurumlarında Açlık Grevleri”, Adalet Dergisi, S.11, Nisan 2002.
  • SEVİMLİ, Zekeriya, Ceza İnfaz Kurumlarında Güvenlik, Adalet Bakanlığı Yayın İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara 2000.
  • KABOĞLU, Ö,İbrahim, Özgürlükler Hukuku, Afa Yayınları, İstanbul 1998.
  • TANÖR,Bülent, Türkiye'nin İnsan Hakları Sorunu, 3. Baskı, BDS Yayınları, İstanbul 1994.