Klinik ön tanı ve elektrofizyolojik tanılar arasındaki tutarsızlık: 3. basamak elektronörofizyoloji laboratuvarı retrospektif verileri

Amaç: Bu çalışmanın amacı elektrofizyoloji laboratuvarına yönlendirilen hastaların ön tanısı ileelektronöromiyografi incelemesi sonrası ortaya konulan elektrofizyolojik tanı uyumununaraştırılmasıdır.Gereç ve Yöntem: Retrospektif dizayn edilen bu çalışmaya elektrofizyoloji laboratuvarına 2019 yılıiçinde başvuran ve elektronöromiyografi incelemesi yapılan 1314 hasta dahil edildi. Hastalara ait yaş,cinsiyet gibi sosyodemografik özellikler, ön tanı, ön tanının yapıldığı klinik, elektrofizyolojik incelemesonucunda elde edilen tanı, ön tanı ile elektrofizyolojik inceleme sonrasında elde edilen tanınıntutarlılığı gibi veriler medikal kayıtlardan elde edildi.Bulgular: Çalışmaya 784’ü (%59,7) kadın, 530’u (%40,3) erkek toplam 1314 hasta dahil edildi.Elektronöromiyografi sonuçlarına göre hastaların %61,4’inin (n=807) incelemesi normal olarakdeğerlendirildi. Hastaların %34,9’inde (n=458) ön tanılarla elektronöromiyografi tanıları uyumlubulunurken, %3,7’ne (n=49) ise ön tanılardan farklı patolojik elektrofizyolojik tanılar konuldu. Öntanılarla elektronöromiyografi tanıları arasında uyum oranlarına bakıldığında poliomyelit, periferik sinirhasarı ve kranial nöropati ön tanılarının tanısı ile uyum oranları diğer ön tanılardan anlamlı derecedeyüksekti. Erkek cinsiyetin tanı uyumu kadın cinsiyete oranla anlamlı derecede yüksek saptandı. Yaşarttıkça tanı uyumunun yaşla korele olarak arttığı görüldü.Sonuç: Elektronöromiyografi sadece tanı koymada değil ayırıcı tanı yapma ve ön tanıyı dışlamakonusunda da kullanılmaktadır. Tetkik öncesinde ayrıntılı nörolojik muayene yapılması ve uygulayıcıhekimin bilgilendirilmesi gereksiz bazı işlemleri azaltabilir.

Inconsistency between clinical pre-diagnosis and electrophysiological diagnoses: tertiary care electroneurophysiology laboratory retrospective data

Aim: The aim of this study is to investigate the compatibility of the pre-diagnosis of the patients referred to the electrophysiology laboratory and the electrophysiological diagnosis revealed after electroneuromyography examination. Materials and Methods: This retrospective study included 1314 patients who applied to the electrophysiology laboratory in 2019 and underwent electroneuromyography. The patient's age, gender, the clinic at which the pre-diagnosis was made, the clinical pre-diagnosis, the diagnosis obtained as a result of the electrophysiological examination, the pre-diagnosis, the consistency of the diagnosis obtained after the electrophysiological examination were obtained from the records.Results: A total of 1314 patients, 784 (59.7%) females and 530 (40.3%) males, were included in the study. According to the electroneuromyography results, 61.4% (n=807) of the patients were evaluated as normal. While 34.9% (n=458) of the patients were found to be compatible with pre-diagnoses, electroneuromyography diagnoses were found to be compatible, while in 3.7% (n=49) of the patients, pathological electrophysiological diagnoses were made different from the pre-diagnoses. Considering the consistency rates between pre-diagnoses and electroneuromyography diagnoses, the rates of concordance with the pre-diagnoses of poliomyelitis, peripheral nerve damage and cranial neuropathy were significantly higher than other pre-diagnoses. Diagnostic compliance of the male gender was found to be significantly higher than the female gender. It was observed that as age increased, compliance with diagnosis increased in correlation with age. Conclusion: Electroneuromyography is used not only for diagnosis but also for differential diagnosis and exclusion of pre-diagnosis. Performing a detailed neurological examination before the examination and informing the practitioner may reduce some unnecessary procedures.

___

Ege Tıp Dergisi-Cover
  • ISSN: 1016-9113
  • Yayın Aralığı: 4
  • Başlangıç: 1962
  • Yayıncı: Ersin HACIOĞLU
Sayıdaki Diğer Makaleler

Sıcak iklim değişiklikleri çocuklarda nefrolitiazis riskini arttırır mı?

Rahime RENDA

Toxoplasma gondii 529 baz çifti büyüklüğünde tekrar bölgesine (RE) özgü hızlı döngü aracılı izotermal amplifikasyon testinin geliştirilmesi ve analitik hassasiyetinin belirlenmesi

Mert DÖŞKAYA, Muhammet KARAKAVUK, Hüseyin CAN, Cemal ÜN, Tuğba KARAKAVUK, Ceren GÜL, Sedef ERKUNT ALAK, Aytül GÜL, Aysu DEĞİRMENCİ DÖŞKAYA, Adnan Yüksel GÜRÜZ

Open-door servikal laminoplasti tekniğine bağlı hinge fraktürü (menteşe kırığı) komplikasyonu gelişmesini etkileyen risk faktörlerinin değerlendirilmesi

İsmail KAYA, Murat SAYIN, İnan UZUNOĞLU, Gökhan GÜRKAN, İlker Deniz CİNGÖZ, Murat ATAR, Nurullah YÜCEER

Metastatik akciğer tümörlerinin alışılmadık prezentasyonu: sekonder spontan pnömotorakslı iki olgu

Ayşe Gül ERGÖNÜL, Alpaslan ÇAKAN, Kutsal TURHAN, Gizem KEÇECİ ÖZGÜR

Multipl miyelomun ABO kan grupları ile ilişkisi

Begüm Şeyda AVCI, Mehmet BANKIR, Didar YANARDAĞ AÇIK

Kalp yetersizliği olan hastalarda klinik pratikte kılavuzların uygulanabilirliğinde cinsiyet farkı

Meral KAYIKÇIOĞLU, Elton SOYDAN, Serdar PAYZIN

Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerinin güvenli kesici-delici alet kullanımına yönelik bilgi düzeyleri ve tutumları

Nur DEMİRBAŞ, Ruhuşen KUTLU, Arslan TERLEMEZ

Pulmoner emboli vakalarında AngioJet yardımı ile yapılan reolitik farmako-mekanik trombektomi uygulamalarında anestezi deneyimimiz

Gökhan İNANGİL

Dövme alanında molluskum kontagiozum

Bengü GERÇEKER TÜRK, İlgen Ertam SAĞDUYU, Tuğçe ÖZKAPU

Lipom eksizyonu sırasında stres küpü kullanımının ağrı ve anksiyete üzerine etkisi

Saliha BOZDOĞAN YEŞİLOT, Hatice ÇİFTÇİ, Mehmet Kemal YENER