OBSTRÜKTİF UYKU APNE SENDROMU’NDA NCPAP TEDAVİSİNE UYUMA GÖRSEL AĞIRLIKLI EĞİTİMİN KATKISI

 Background and Design.- Nasally applied continuous positive airway pressure (NCPAP) is a highly effective, nonsurgical form of treatment for obstructive sleep apnea. The NCPAP apparatus is bulky, cosmetically unappealing and associated with a number of adverse reactions. Several factors such as severity of sleep apnea, excessive daytime sleepiness, previous surgery as well as NCPAP apparatus may have a role in acceptance and compliance of NCPAP therapy. Various desensitization techniques have been devised to help patients better tolerate and accept treatment. In an attempt to identify effect of video assisted education on NCPAP acceptance, we evaluated 196 patients with obstructive sleep apnea referred to our laboratory for NCPAP trials. Patients were divided into two groups. Before undergoing first night NCPAP trial, the first group (n=84, male: 73%, female: 27%) was informed about their diagnosis, complications of the disease and mechanism of NCPAP treatment by an interview. The second group (n=112, male: 72%, female: 28%) was informed in the same manner and they watched video film to visualize sleep apnea and its consequences and reversal of symptoms by NCPAP therapy. Subjects who accepted and started NCPAP therapy compared with the subjects who did not accept NCPAP in both groups. A probability value less than 0,05 was considered statistically significant.Results.- In the first group (mean age ± SD = 51±10), 15 of the 84 subjects rejected NCPAP treatment. Acceptance rate of NCPAP in the first group was 82%. In the second group (mean age±SD= 52 ± 9), only 7 of the 112 subjects refused NCPAP treatment. Acceptance rate was 93% for this group. There was no difference between two groups in terms of age, sex and RDI.Conclusion.- The findings indicate that the patients who undergo video assisted education about their diagnosis and treatment accept NCPAP therapy more easily.     Obstrüktif uyku apne sendromu (OSAS), uyku sırasında oluşan solunum durması epizodları, uyku fragmantasyonu, oksijen desatürasyonu ve gündüz artmış uyku hali ile şekillenen bir klinik tablodur.1 Neden olduğu kardiyovasküler ve nörolojik komplikasyonların yanı sıra, trafik kazalarındaki rolü ve işgücü kaybına yol açması nedeniyle de OSAS, son dönemde üzerinde yoğun çalışılan bir konu olmuştur.2-4 OSAS hastalarının tanı konulmadan önceki sağlık harcamalarının diğer gruplara göre daha fazla olduğu bilinmektedir.1,5 Diğer yandan trafik kazalarının yaklaşık %30’undan OSAS hastalığının sorumlu olduğu belirlenmiştir.6,7 Findley ve arkadaşlar ının yaptığı bir çalışmada uykuda solunum bozukluğu olan kişilerin normal kontrollere kıyasla 7 kat daha fazla trafik kazası yapma riski taşıdıkları bildirilmiştir.8 Bu yönleriyle düşünüldüğünde hastalığın tedavi edilmesi, zorunlu görünmektedir.Nazal olarak uygulanan sürekli pozitif havayolu basıncı, obstrüktif uyku apne sendromunun cerrahi dışı tedavileri içinde oldukça etkili ve en sık tercih edilen yöntemdir.9,10 CPAP tedavisinin, uyku sırasında oluşan obstrüktif apne ve hipopne epizodlarının ortadan kaldırılmasında etkili olduğu, ilk kez Sullivan ve arkadaşları tarafından 1981 yılında gösterilmiştir11.Bu tarihten itibaren de rutin tedavi yöntemleri arasındaki yerini almıştır. CPAP kullanımı, uykuda meydana gelen solunum bozukluklarını engelleyerek, uyku kalitesini ve verimliliğini arttırmakta, gündüz aşırı uyku halini ortadan kaldırmakta ve uyku apnesine bağlı kardiyopulmoner ve nörolojik komplikasyonları önleyebilmektedir.12, 13 CPAP tedavisinin hasta tarafından kabul edilmesinde çeşitli faktörler etkili olmaktadır. Bunlar arasında hastalığın şiddeti, gündüz uyku halinin fazlalığı ve daha önceden geçirilmiş üst solunum yolu cerrahi müdahaleleri sayılabilir. CPAP, hastalar tarafından hacimli, göze hoş görünmeyen bir cihaz olarak algılanmakta, bu durum tedavinin kabul edilmemesinde önemli rol oynamaktadır. Bazı hastalar bir maske ile yatmak fikrini benimseyemedikleri için, bazıları da eşlerinin bu durumu kabul etmeyeceklerini düşündükleri için tedaviyi reddetmektedir. Tedaviyi kabul etmeme nedenleri arasında belki de en önemli faktör hastaların, hastalıklarının farkında olmamalarıdır. Hastaların tedaviyi kabul etmelerini ve tedaviye uyumlarını arttırmak amacıyla çeşitli desensitizasyon yöntemleri uygulama alanına sokulmuştur.14 Bu çalışma, video destekli, görsel ağırlıklı bir eğitimin CPAP tedavisini kabul etme oranına katkısını araştırmak amacıyla planlanmıştır.* Bu çalışma daha önce European Society of SleepTechnologists (ESST) 5th Meeting’de, 12 Eylül 2000 tarihindesunulmuştur.*Anahtar Kelimeler: Obstrüktif Uyku Apne Sendromu, CPAP tedavisine uyum, Hasta Eğitimi*Key Words: Obstructive Sleep Apnea Syndrome, CPAPCompliance, Patient Education
Anahtar Kelimeler:

-