Haçlı Seferlerinde Silah Ambargoları

Tarihte devletlerin birbirlerine koydukları silah ambargoları önemli bir yer işgal etmiştir. Yedinci yüzyıl başlarında Bizans ve Sâsânî devletleri arasında yapılan uzun savaşlar, silah ambargoları ile de devam etmiştir. 1095-1291 yılları arasında sürüp giden ve daha sonra da sömürge tarihi ve kapitalizm ile yeni çehrelere bürünen Haçlı Seferleri, büyük savaşlara neden olmuş, pek çok insanın ölümü yanında sakat kalması ile sonuçlanmıştır. Bu amansız savaşlar harp aletleri ile olmuş, gerekli demiri elde edemeyen Suriye ve Mısır gibi bölgeler, bu kritik süreçte zaman zaman Frank tâcirlere muhtaç olmuşlardır. Eskiden beri Bari, Amalfi, Cenova, Venedik ve Pisa gibi İtalyan şehir cumhuriyetleri harp sanayisi için Müslümanlara demir, zift ve kereste gibi hayatî öneme haiz hammaddeleri satmışlardır. Amalfili tüccarlar, sünnî halifelerin yaşadığı Bağdat tarafından ambargo uygulanan Şiî Fâtımîlere yüksek fiyattan silah ve kereste satarak yüksek kazançlar elde etmişlerdir. 1009 yılında Fâtımîlerin Kıyâme Kilisesi’ni yıktırmaları üzerine bu kez de Bizans, Mısır’a sattığı harp malzemelerini yasaklamış, bu durum da Kahire yönetimini zor durumda bırakmıştır. 1098’de bölgede varlıklarını hissettiren Haçlıların gelmesi ile bölgede yeni kırılmalar oluşmuş, Mısır ve Suriye, harp malzemelerine ulaşmakta bazı sıkıntı yaşamışlardır. Musul ve Halep’e sahip olan İmâdüddin Zengî ile başlayan İslâm dünyasındaki birleşme çalışmaları, oğlu Nureddin ile yükselişe geçmiş ve onun öğrencisi Selahaddin ile de zirveye tırmanmıştır. Papalar yanında onların yüksek temsilcileri bu süreçte Müslümanlar üzerine yapılacak Haçlı seferine dair çağrılar yapmışlardır. 1144’te Urfa’nın Müslümanların eline geçmesi ile birlikte yeni bir Haçlı çağrısı yapılmıştır. İkinci Haçlı Seferi’nin simgesi olan baş vaiz Bernard Clairvaux, silah ambargosundan bahsetmeyip sadece Kutsal savaşa katılanların günahlarının affedileceğine dair 1147’de ateşli konuşmalarda bulunmuştur. Bu konuşmalarda sefer için silahlanma gereği zikredilmiştir. Silah ambargoları için asıl çağrılar Selâhaddîn’in yükselişi, Mısır ve Suriye’de bütünlüğü sağlaması ile başlamıştır. Bu süreç içerisinde Papalık, Hıttîn gibi unutulmayacak yenilgiler ve Kudüs’ün 1187’de Müslümanların eline geçmesiyle bu çağrıları sıklaştırmışlardır. Papa III. Aleksander tarafından 1179 ve sonrasında, Papa III. Innocentius’un emriyle 1215 ve Papa IV. Innocentius’un kesin talimatıyla 1245 yıllarında Venedik, Ceneviz ve Pisalı tacirlere Müslümanlara silah hammaddesi ve satışı yasaklanmıştır.

___

  • Vâkıdî. el-Meğâzî. thk. Marsden Jones. Beyrut: Dâru’l-A’lemî, 1409/1989.
  • Vasiliev, A. A. Bizans İmparatorluğu Tarihi. çev. Arif Müfit Mansel. Ankara: Maarif Matbaası, 1943.