Türkiye’de İlahiyat Fakülteleri ve Felsefe Eğitimi Üzerine Turan Koç ile Söyleşi

Öz İlahiyatlarda felsefenin durumu: tabi soru bir açıdan baktığımızzaman spesifik, çok özel bir soru gibi görünüyor. Bir açıdan baktığımız zamanüzerinde epeyce, fazlaca, ayrıntılı bir şekilde durulması, konuşulması, tartışılmasıgereken bir soru veya konu gibi karşımıza çıkıyor. Şimdi İlahiyatlarda dediğimizzaman veya daha doğrusu ilahiyat eğitimi dediğimiz zaman ister istemez enüst düzeyde bir tefekkür, düşünme, kavrama etkinliğinin söz konusu olduğubir eğitimden söz ediyoruz demektir. Bunu şöyle özelleştirmek mümkün. Öylesanıyorum ki soruyu bir örnek üzerinden yürümek mümkün diye düşünüyorum.İlahiyat dediğimiz zaman biz doğrudan ilahi olan uluhiyyetle ilgili olan anlarız amabir de bunun pratik hayattaki gerçekleşmesini tahakkukunu göz önüne getiririz.O zaman da islamda ilgili konuşuyoruz demektir. İlahiyat dediğimiz zaman nekadar girerse islam da o kadar özel yönü olan bir olgu olarak karşımıza çıkıyor.O zaman şöyle düşünelim islam dediğimiz olgu islam dediğimiz dalga oluşumnedir? Bunun bir kaç boyutu var. Yani soru bu. Bunu bir kaç boyutu var. Diyelim kiinsan oruç tutuyor. Görürüz görmeyiz ama biliyoruz oruç tuttuğunu. Veya namazkılıyor veya hacca gidiyor. Bu davranışına baktığımız zaman görünüşüyle İslam’dırama Müslüman olduğunu gösterir. Bunun hemen arkasından ne için oruçtutuyor, hacca gidiyor sorusunu sorabiliriz. Çünkü inanıyoruz. İman dediğimiz birtecrübe veya algılayış veya kavrayış. Buna böyle davranmasını sağlıyor. Bu kişininhacca gitmesinin altında yatan asıl husus o fiile yönelten zihni kavrayış tefekkürbu da imandır.. Başka bir şeyler de aklımıza geliyor. Bnu nasıl gerçekleştirdiği sözkonusu. O da ihsan dediğimiz özellikle büyük harfle yazdığınız İSLAMın hayatlanasıl buluşturulduğu hangi düzeyde hayatla buluşturulduğu gibi soruları veyabu tür açıklamaları gerektiren bir soru.
Anahtar Kelimeler:

Söyleşi, Turan Koç

___

Türkiye’de İlahiyat Fakülteleri ve Felsefe Eğitimi Üzerine

Turan Koç ile Söyleşi