Beçin

Menteşeoğullarının başkenti Peçin, ya da bugünün söyleyişi ile Beçin, Milâs ovasının güneyinde alçak bir platonun kenarına kurulmuştur. Milâs'a uzaklığı 5 km.dir. 1953 yılında Milis - Ören yolu yapılırken yol açma makinaları platonun altında, eteklerde, eski çağa ait bazı mezarlar meydana çıkarmıştır. Tahripten kurtulan iki mezar Milâs Milli Eğitim Memurluğunca kazılarak içinden çıkan keramik Sakarya İlkokuluna götürülmüştür. Bu mezarlardan biri, Anadolu’nun pek az bilinen bir devri olan Geometrik çağın sonlarına, öbürü M.Ö. 4’üncü yüzyıla aittir (Katalogda A ve B mezarları). Buluntunun önemine rağmen, başka uğraşılar yüzünden, Beçin'de araştırma yapmağa fırsat bulamadım. Mezarların yüzeye yakın olmalarından dolayı, bazılarının arkeoloji öğrencileri eli ile ve az masrafla açılmasının mümkün olabileceğini düşünerek, 1965 yılında İstanbul üniversitesinden küçük bir tahsisat aldım. Ağustos ayında yaptığım araştırma ve deneme kazıları sonunda, burada son Geometrik çağdan 4’üncü yüzyıla kadar uzanan, çok geniş bir alana yayılmış, görünüşe göre pek sık olmayan bir mezarlığın varlığı anlaşıldı. Bu mezarlığın önemi, son Geometrik ve Sub-geometrik keramik veren, yeri belli, batı Anadolu'da ilk mezarlık oluşudur. 1969 yılında Iasos'ta da son Geometrik keramik veren bir mezarlık bulunmuştur. Çevrede köylüler ve kentlilerce yürütülen kaçak kazılarda elde edilen çağdaş eserlerden piyasada görülebilen tektük örnekler bu çağın bu yörede oldukça yaygın olduğunu gösteriyor. Daha erken Geometrik ve Proto-geometrik çağlara ait mezarlar Bodrum yarımadasında bulunmuş ve son yıllarda Ankara Üniversitesince kısmen araştırılmıştır.