YENİ TANIŞ, SEKELLER; ESKİ TANIŞ, SEKEL MÜZİĞİ

YENİ TANIŞ, SEKELLER; ESKİ TANIŞ, SEKEL MÜZİĞİ ERSİN ANTEP İnsan topluluklarından 21. yüzyıla kalan yeni bilgiler, hatta şaşkınlık yaratacak haberler olabilir mi? Keşfedilmemiş veya bulunmamış yer, tarihsel bulgu yok zannedilirken; Şanlıurfa’da bulunan Göbeklitepe’nin, bildiğimiz tarihi çok daha eskilere götürmesi, bu sorunun cevabını etkileyebilir. Ama yalnızca 5-10 yıl önceye kadar toplumsal tarih açısından, hem de Avrupa topraklarında bilmediğimiz bir Türk toplumu olduğu bilgisi; yeterince şaşırtıcı olmaz mı? Macarlar’ın bir kolu olan; Sekel Türkleri… Gelin görünki, onlar bize kendilerini tanıtmadan bir asır önce, Macar Besteciler Zoltan Kodály ve Bela Bartok, çoktan müziklerini yansıtmış. Geçmişte yaşanan bazı anekdotları, galiba şimdi anlayacağız! Büyük Hun İmparatoru Atilla, bugünkü Avrupa’ya geldiğinde, yanında bulunan 3000 atlı muhafız, Karpat Dağları’nın doğu tarafında, Transilvanya’da bir bölgeye yerleşir. Zaman içinde sahipsiz kalmış bu topluluk, bulundukları toprağı yurt edinir. Macarlar’ın bir kolu olarak yaşarlar. İnanç olarak ise, Hıristiyan Katolikliği seçerler (ya da olurlar). Çok çocuklu, ormanla uğraşan bir topluluk olarak yaşamlarını sürdürür. Ta ki; Habsburg Hanedanlığı istila edip, birçok insanını katledene kadar… O günkü sınırları içinde Macaristan’ın parçası olan bölgeleri, zaman içinde Romanya topraklarında kalır. Bu durum; Macaristan ile ilişkilerin farklı boyuta taşınmasına sebep olur. Yakın zamanda Orta Asya kökenli olduklarını savunan bir siyasi parti yükselişte olsa da, Macaristan genel idare yapısı; Türk geçmişe uzak durmayı tercih eder. Sekel Türkleri’ni ise, hem Macar olarak kabul ederler, hem de eğitimsizlikleri, dağ köylüsü gibi gördüklerinden; kendi içlerine almaz, özerk eğitim ve sağlık gibi imkânlarla kucak açmayı düşünmez! Macaristan’ın, Hırvatistan’ın, yani Balkan coğrafyasının uç noktalarına dağılmış olan Sekeller’in, geçen yüzyılın başlarında Macaristan’dan bir şey beklememe, Fin-Ugor grubuna mensup oldukları diktesinden sıyrılıp tarihlerini Altay dilleri ekseninde merak etme ve araştırma tarafları; birkaç kişi de olsa, başlar. Dünya savaşları, onları çok zor durumda bırakır. Büyük çoğunluğu Romanya’da kalan ve ülke idaresinin baskıcı tutumlarına; bir gençlik hareketi bundan birkaç on yıl önce karşı çıkarak tarihlerini ortaya koyar. Hatta yaklaşık 10 yıl önce, yaşadığı Sekelistan’dan Orta Asya’ya kadar, kış zamanı olmasına karşın ayağında terlikle yürüyüş yapan, Edirne’den de Ekim 2011’de geçen Levente G. Borbely de; Edirne Haber Gazetesi’nde 19 Ekim 2011 günü yayınlanan röportajında, dikkat çeken bir ayrıntı verir. Borbely; yüzyıllarca yanıltıldıkları soylarına dair, gelişmiş ve bilimsel olarak da netleşmiş halleri ile doğru bir köken bilinciyle kendisini; “Macar değil, Hun Türkü” olarak ifade eder. Haberde kökenini ve kendilerini ise, şu şekilde anlatır: “ Sekel Türkleri, Büyük Avrupa Hun İmparatoru Atilla'nın ölümü (453) ve devamında gelen Hun İmparatorluğu'nun çöküşü sonrasında Karpat Havzası'nda güvenli bir yere çekilen 3 bin Hun savaşçısının torunlarıdır. Sekellerin 6 boyu, her boyun 4 kolu vardır. Birçoğunun adı Türkçe'dir. Bugün Romanya'da Karpat Havzası'nda yaşayan 500 bin Sekel Türkü var. Sekel Türkleri, Gagavuz Türkleri ve Macarlar, Hristiyan olmalarına rağmen Türk'tür. Kanımız Bir. Bugün Sekel Türkleri, Romanya içerisinde dışlanıyor. Ama Avrupa Birliği, Amerika, Rusya buna sesini çıkartmıyor, nedeni Türk olmaları. 
Anahtar Kelimeler:

Sekel, Macar, Türk, Bela Bartok

___

  • Bartok, Bela “Küçük Asya’dan Türk Halk Musikisi” (çev. Bülent Aksoy), İstanbul: Pan Yayınları, 1991. Aktüze, İ, “Müziği Okumak” cilt 1 ve 3, İstanbul: Pan Yayınları, 2003. Altar, C.M, “Opera Tarihi” cilt 2, İstanbul: Pan Yayınları, 2000. www.edirnehaber.org 19 Ekim 2011 www.turktoyu.com www.altayli.net www.imslp.org “Bela Bartok, Türkiye, 1936” Belgeseli (yönetmen: Sezgin Türk), 2004.