The Effect of Linear Polarized Polychromatic Light Therapy On Pressure Ulcers

Objectives: We assessed the effect of linear polarized polychromatic light (LPPL) on the healing of pressure ulcers. Patients and Methods: Forty patients with grade II or grade III pressure ulcers were randomly assigned to LPPL or conventional therapies. All wound surfaces were cleaned using physiologic serum and dressed with antibacterial pomade. Linear polarized polychromatic light was applied directly through the skin with the Biolamp device, at a dose of 1.3 J/cm2 for 6 minutes daily from a distance of 10 cm. Ulcer area measurements were calculated as square centimeters on a graph paper at baseline and on the seventh and 15th days of treatment. Results: Comparisons of mean wound areas within each group showed significant improvements on the seventh and 15th days of treatment (p<0.05). However, it was noted that healing of larger wound areas was faster and more effective in patients treated with LPPL. Conclusion: Our results suggest that LPPL is more effective in treating grade II and grade III pressure wounds. Turkish Başlık: Bası Yaralarının İyileşmesinde Lineer Polarize Polikromatik Işık Tedavisinin Etkinliği Anahtar Kelimeler: Işık; fototerapi; bası ülseri/etyoloji/tedavi; deri/yaralanma; yara iyileşmesi Amaç: Bası yaralarının iyileşmesinde lineer polarize polikromatik ışık (LPPI) tedavisinin etkinliği araştırıldı. Hastalar ve Yöntemler: Evre II ve evre III bası yaraları olan 40 hasta rastgele olarak LPPI tedavisi ve konvansiyonel tedavi (kontrol) gruplarına ayrıldı. Tüm yaralara serum fizyolojikle yıkama ve antibakteriyel pomat tedavisi uygulandı. Birinci grubu oluşturan hastalara bu uygulama sonrası Biolamp cihazıyla günde bir kez, 6 dk ve 10 cm uzaklıktan, direkt cilt üzerine 1.3 J/cm2enerji dozunda LPPI tedavisi yapıldı. Bası yaralarının yüzey alanları, tedavi başlangıcında (birinci gün), yedinci gün ve 15. günlerde milimetrik grafik kâğıdına aktarıldı. Çizim sınırları içinde kalan kareler sayılarak, yüzey alanı cm2 olarak hesaplandı. Bulgular: Tedavi öncesi, birinci, yedinci ve 15. günlerde yapılan grup içi değerlendirmelerde her iki tedavi yönteminin de etkili olduğu görüldü ve sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.05). Ancak, LPPI tedavisinin daha etkili olduğu ve geniş yaralarda daha kısa sürede iyileşme sağladığı görüldü. Sonuç: Bulgularımız, evre II ve evre III bası yaralarının tedavisinde LPPI uygulamasının daha hızlı iyileşme sağladığını göstermektedir.

The Effect of Linear Polarized Polychromatic Light Therapy On Pressure Ulcers

Objectives: We assessed the effect of linear polarized polychromatic light (LPPL) on the healing of pressure ulcers. Patients and Methods: Forty patients with grade II or grade III pressure ulcers were randomly assigned to LPPL or conventional therapies. All wound surfaces were cleaned using physiologic serum and dressed with antibacterial pomade. Linear polarized polychromatic light was applied directly through the skin with the Biolamp device, at a dose of 1.3 J/cm2 for 6 minutes daily from a distance of 10 cm. Ulcer area measurements were calculated as square centimeters on a graph paper at baseline and on the seventh and 15th days of treatment. Results: Comparisons of mean wound areas within each group showed significant improvements on the seventh and 15th days of treatment (p<0.05). However, it was noted that healing of larger wound areas was faster and more effective in patients treated with LPPL. Conclusion: Our results suggest that LPPL is more effective in treating grade II and grade III pressure wounds. Turkish Başlık: Bası Yaralarının İyileşmesinde Lineer Polarize Polikromatik Işık Tedavisinin Etkinliği Anahtar Kelimeler: Işık; fototerapi; bası ülseri/etyoloji/tedavi; deri/yaralanma; yara iyileşmesi Amaç: Bası yaralarının iyileşmesinde lineer polarize polikromatik ışık (LPPI) tedavisinin etkinliği araştırıldı. Hastalar ve Yöntemler: Evre II ve evre III bası yaraları olan 40 hasta rastgele olarak LPPI tedavisi ve konvansiyonel tedavi (kontrol) gruplarına ayrıldı. Tüm yaralara serum fizyolojikle yıkama ve antibakteriyel pomat tedavisi uygulandı. Birinci grubu oluşturan hastalara bu uygulama sonrası Biolamp cihazıyla günde bir kez, 6 dk ve 10 cm uzaklıktan, direkt cilt üzerine 1.3 J/cm2enerji dozunda LPPI tedavisi yapıldı. Bası yaralarının yüzey alanları, tedavi başlangıcında (birinci gün), yedinci gün ve 15. günlerde milimetrik grafik kâğıdına aktarıldı. Çizim sınırları içinde kalan kareler sayılarak, yüzey alanı cm2 olarak hesaplandı. Bulgular: Tedavi öncesi, birinci, yedinci ve 15. günlerde yapılan grup içi değerlendirmelerde her iki tedavi yönteminin de etkili olduğu görüldü ve sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p<0.05). Ancak, LPPI tedavisinin daha etkili olduğu ve geniş yaralarda daha kısa sürede iyileşme sağladığı görüldü. Sonuç: Bulgularımız, evre II ve evre III bası yaralarının tedavisinde LPPI uygulamasının daha hızlı iyileşme sağladığını göstermektedir.