Anadolu ve Levant Epi-paleolitiği ışığında direkli mağarası kişisel süs eşyaları

Bireysel takı ve süs eşyaları, Epi-paleolitik Dönem ile birlikte karakteristik buluntu şeklini almaya başlamıştır. Levant Epi-paleolitiği sürecinde deniz kabukları çok sayıda ve yaygın olarak kullanılmış olup, bulunmuş oldukları kıyılardan çok daha uzak mesafelere taşınmışlardır. Aynı dönemde, taş boncuklar da yaygınlaşıp farklı form ve renklerde görülmeye başlarlar. Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ki Kahramanmaraş ilinde bulunan Direkli Mağarası’ndan gelen yeni bulgular gösteriyor ki, Levant Bölgesi’nde olduğu gibi burada da Epi-paleolitik Dönem’de deniz kabukları ve taşlar boncuk yapımında kullanılmıştır. Bu makale, Direkli Mağarası’ndan gelen yeni bulguları boncuk kullanımı ekseninde tartışmaktadır. Ayrıca, kazı çalışmaları sonucunda yerleşmede bulunan boncukların sunumu ve söz konusu buluntu grubunun Levant ve Orta Anadolu gibi yakın çevrede ele geçen ve süs eşyası olarak tanımlanan diğer buluntular ile olan ilişkilerini de değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Sonuç olarak bu çalışma, Direkli Mağarası buluntularının geniş bir alanda Epi-paleolitik Dönem süs eşyası kullanım pratiklerine uygunluğunu göstermektedir

THE PERSONAL ORNAMENTS OF DİREKLİ CAVE IN THE LIGHT OF THE EPIPALAEOLITHIC OF ANATOLIA AND THE LEVANT

Personal ornaments have become one of the characteristic artefact types associated with the Epipalaeolithic period. In the Levant marine shell beads were commonly used in large numbers in the Epipalaeolithic and transported long distances from their coastal sources. Stone beads also became more common in this period and different forms and colours were employed. New evidence from Direkli Cave in Kahramanmaraş province, southeast Turkey, shows that, as in the Levantine examples, marine shells and stone were used to make beads in the Epipalaeolithic period. This article discusses the new evidence of bead use from Direkli Cave. In addition to presenting the bead assemblage from the site it also considers the relationship of these ornaments to those that have been recovered in adjacent regions, taking into account evidence from the Levant and Central Anatolia. In conclusion the article considers how the Direkli assemblage fits into a wider regional perspective on Epipalaeolithic ornamentation practices