GENEL ÇİZGİLERİYLE XVII. YÜZYIL TÜRKİYE TARİHİ

Bu gün, artık, tanınmış Batı tarihçileri, Türklerin yeni bir uygarlığınbütü n ilkelerini kapsıyan ileri devlet sahibi bir toplum seviyesine eriştikleri için Yakın Doğuya ve Balkanlara hakim olduklarını kabul ediyorlar. Gerçekleyin, gerek Selçuklu ve gerek Osmanlı Türkiyesinin içtarihini incelediğimizde, Türk halkının yarattığı özgen bir devlet düzenini açıkça görüyoruz. Bu, Konya Selçukluları çağından Osmanlıların XVI. Yüzyıl başlarına kada r olan siyasî yaşantıları süresince, dahaerişkinliğe doğru bir gelişatın ifadesi olmuş, köy, kasaba ve şehir toplulukları, tam anlamı ile çağının en ileri derneşimleri olarak, Türk idaresinegeçmiş öteki toplulukları, özellikle Balkanların hırıstiyan toplumlarınıda derin biçimde etkilemiş idi. Toprak mülkiyeti, iktisadî ve malî hayat,kişilerin devlet ile ve kendi aralarındaki hukukî ilişkileri, ayrıntılı kanunlarla düzenlenmiş bulunuyordu. Hiç bir dinî taasuba saplanmadan,müslüman ve hırıstiyan, herkese uygulanan idarî ve hukukî işlemlerinhemen hemen eşitliği geniş Osmanlı İmparatorluğunda uzun ömürlübir siyasî kararlılığın güveni olmuştu