yıllarda Efes, hatta Demre Batı dünyası için kutsal yerlerdir, pek çok kimseler tarafından ziyaret edilirler. İslam Alemi'nde de her sene Zilhicce ayında milyonlarca insan ülkelerinden çeşitli vasıtalarla Mekke ve Medine'ye koşmakta, maddi ve manevi herşeyini ortaya koymaktadır. Suraiya FAROQHI yukanda belirtilen eserinde İslam'da Hac ziyaretlerinin bir tarihçesini yapmaya çalışnu.ştır. . . . Eserin 

Kutsal yerlerin ziyareti, bu meydanda Hac faıizesi Hristiyanlıkta ve İslamiyette orta· çağlardan beri insanlarİ peşinden sürükleyen ibadetlerin başında gelir. Günümüzde de Roma, ·Kudüs, sonyıllarda Efes, hatta Demre Batı dünyası için kutsal yerlerdir, pek çok kimseler tarafından ziyaret edilirler. İslam Alemi'nde de her sene Zilhicce ayında milyonlarca insan ülkelerinden çeşitli vasıtalarla Mekke ve Medine'ye koşmakta, maddi ve manevi herşeyini ortaya koymaktadır. Suraiya FAROQHI yukanda belirtilen eserinde İslam'da Hac ziyaretlerinin bir tarihçesini yapmaya çalışnu.ştır. . . . Eserin <Dünyası'ndaki okuyucu için bu tanım elbette önemlidir. Çalışmasında dini sorunlardan çok, teşkilat ve siyasi sorunları bakımından bu konuyu ele alacağını ifade eder. 16. yüzyılın ikinci yansında Osmanlı bürokrasisini ve arşivlerini'· över (s. 11-12). Hernekadar hac ziyaretine teşebbü~ ed~n her fert kendi ihtiyaçlannı teminden sorumlu .ise de, hükümd~rlann da Emeviler ve Abbasiler devrinden beri hacı kafilelerinin eniniyet ve ihtiyaçlarının giderilmesinde koruyuculuk görevini kendiliğinden yüklendiklerini de belirtirş»>