Türk kültürünün değerli bir halkasını oluşturan halı sanatı, gelenekli sanatlarımız içindeki değişmez yerini tarih boyunca korumuştur. Bu sebeple Türk halı sanatı, Türk tarihi içinde şekillenir ve Türk sanatı tarihi içindeki geniş yelpazede en köklü yeri alır. Hiçbir görsel sanat eğitimi almamış olan Anadolu insanı, geçmiş kültüründen beslenerek üstün bir estetik anlayışa sahip olmuştur. Bundan dolayı dokudukları halılar, fonksiyonellikten öteye, kompozisyonlarındaki ulaşılan estetik başarı ile her dönemde beğeni toplamıştır. Hatta bazı ressamların tablolarında kullanıldığını görürüz. 13. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar gelişimini kesintisiz sürdüren Türk halı sanatındaki ekleme ve değişiklikler ile oluşan her gelişme, yeni halı tipleri ortaya çıkararak konuyu zenginleştirmiştir. Böylece Anadolu'da birbirinden farklı önemli halı merkezleri oluşmuştur.