Osmanlı toplumu 23 Temmuz 1908 tarihine kadar temel hak ve hürriyetlerden (düşünce, haberleşme, basın-yayın, toplanma, dernek kurma vs.) mahrumdu. Meşrutiyet’in iadesi ve anayasanın yeniden yürürlüğe konması, bir yandan bütün Osmanlı vatandaşlarına temel hak ve hürriyetlerden yararlanma fırsatı verirken diğer yandan da imparatorluğun değişik yerlerinde herhangi bir yasal sınırlamaya tabi tutulmaksızın kurulan çeşitli siyasal ve toplumsal örgütlenmelerin ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Bu çalışma, II. Meşrutiyet yıllarında Osmanlı Devletinde sanatın gelişmesine yardımcı olmak amacıyla kurulan ve mütareke yıllarına kadar varlığını sürdüren fakat kökenleri çok daha eskiye uzanan Osmanlı Sanatkâran Cemiyetinin tarihsel gelişimini ve siyasal evrimini incelemeği amaçlamıştır.

Ottoman society was destitute of fundamental rights and liberties (ideology, communication, press, gathering, forming association, etc.). Restoring of constitutionalism and constitutional law, on the one hand, gave an opportunity for Ottoman citizens to benefit from fundamental rights and liberties, on the other hand, it led up to the formation of various political and social organizations which were established in different places of the empire without any legal restriction. The aim of this study is to analyse the historical development and political evolution of Ottoman Sanatkâran Association which was established during the Second Constitutional Period in order to help the developmental process of art in Ottoman Empire and continued to exist until the period of armistice but the roots of which went long way back