ÇOK SAYIDA TRANSFÜZYON ALAN TALASEMİ MAJÖRLÜ HASTALARDA HEPATİT B, HEPATİT C VE HIV (İNSAN İMMÜN YETMEZLİK VİRÜSÜ) SIKLIĞI

Talasemi majörlü hastalar yaşamları boyunca çok sayıda kan transfüzyonuna ihtiyaç duyarlar bu nedenle transfüzyonla bulaşan hastalıklar açısından risk altındadırlar. Bu çalışma, çocuk hematoloji kliniğimizde takip edilen talasemi majörlü hastalarda transfüzyon ile bulaşan hepatit B (HBV), hepatit C (HCV) ve insan immün yetmezlik virüsü (HIV) infeksiyonlarının sıklığını belirlemek ve hastaların klinik özellikleri ile demografik yapılarını incelemek amacıyla yapılmıştır.Çalışmamızda, Ocak 2000-Temmuz 2017 tarihleri arasında takip edilen 53 talasemi majörlü hasta değerlendirilmeye alınmış, geriye dönük kayıtları incelenmiş, yaş, cinsiyet, uyruk, ilk transfüzyon zamanı, yıllık transfüzyon sayısı, klinik bilgileri, hepatit B aşılanma durumları sorgulanmıştır. Tanı anında ve son takipte rutin izlenen HBsAg, anti-HBs, anti-HBc, anti-HCV ve anti-HIV serolojik test sonuçlarının değerleri kaydedilmiştir.Çalışmaya alınan 53 talasemi majörlü hastanın 29'unun (% 54.7) erkek, 24'ünün (% 45.3) kız olduğu gözlenmiştir. Ortalama yaş; 11.3±7.0 olarak bulunmuştur. Hastaların 12'sinin (% 20) Suriyeli olduğu belirlenmiştir. Tüm hastalara hepatit B aşısı uygulanmıştır. HBsAg pozitif anneden doğan, kronik hepatit B gelişen ve takibinde talasemi majör tanısı alan dört yaşındaki erkek hasta dışında tüm hastalarda HBsAg negatif olarak saptanmıştır. Anti-HBs pozitifliği 31 hastada (% 59.6) tespit edilmiştir. Başvurularında anti-HCV pozitifliği bilinen iki Suriyeli hasta dışında diğer hastalarda anti-HCV pozitifliği saptanmamıştır. Anti-HIV tüm hastalarda negatif bulunmuştur.Önceki yıllarla karşılaştırdığımızda ülkemizde 1998'den bu yana hepatit B aşısının ulusal aşı şemasına girmesi, ülke genelinde yüksek aşılama oranına ulaşılması, kan vericilerinin ayrıntılı sorgulanması, riskli grubun bu aşamada dışlanması ve taramalarda ileri teknolojik yöntemlerin kullanılması, transfüzyonla bulaşan hastalık riskinde belirgin azalmaya neden olmuştur. Ancak, hepatit B'nin perinatal bulaşı halen ülkemiz açısından sorun olmaya devam etmektedir ve gebelerin HBsAg açısından taranması büyük önem taşımaktadır

Frequency of Hepatitis B, Hepatitis C and HIV (Human Immunodeficiency Virus) in Thalassemia Major Patients Having Multiple Transfusion

Thalassemia major patients need many blood transfusions throughout their lives. Hence, they are at risk for transfusion-transmitted diseases. This study was conducted to determine the frequency of hepatitis B (HBV), hepatitis C (HCV) and human immunodeficiency virus (HIV) infections in thalassemia major patients in our pediatric hematology clinic and to investigate the clinical and demographic characteristics of positive patients. In this study, 53 thalassemia major patients were followed up between January 2000 and July 2017. Their retrospective records were analyzed and; age, gender, nationality, first transfusion time, annual transfusion number, clinical information, hepatitis B vaccination status were questioned. The serological test results for HBsAg, anti-HBs, anti-HBc, anti-HCV and anti-HIV at the diagnosis and the last visit were recorded. In 53 thalassemia major patients, 54.7 % (n = 29) were male and 45.3 % (n = 24) were female. Average age for patients are 11.3 ± 7.0 (1-32) years. Twenty percent of patients (n= 12) was Syrian. Hepatitis B vaccine was already inoculated to all of the patients. HBsAg was negative in all patients with the exception of 4-year-old male with chronic hepatitis B following birth from a HBsAg positive mother and subsequent thalassemia major diagnosis. Anti-HBs positivity was found to be 59.6 % (n = 31). No anti-HCV positivity was detected except two Syrian patients who were anti-HCV positive at the first visit. Anti-HIV serology was negative in all patients. If compared with previous years, it was observed that the risk for transfusion-infected diseases decreased considerably due to routine vaccination for hepatitis B since 1998, high vaccination rates throughout the country, detailed questioning of blood donors, exclusion of risky donors at this stage and use of advanced technological methods for surveillance. However, perinatal transmission of hepatitis B is still a problem in our country, and it is very important to check pregnant women for HBsAg positivity.

___