Günümüzde tiyatro izleyicisi, oyun yazarlarının siyasal anlatılarına şiddetli istek duyar. Medya dünya çapında güvenirliğini yitirdikçe, tiyatro takipçileri, televizyon bültenlerini izlemektense daha çok siyasal oyunlar izlemeyi tercih etmektedir. Dünya siyasal tiyatrosunun önder seslerinden biri olarak David Hare, tiyatro izleyicisin beklentilerini ve siyasal tiyatronun sorumluluklarını bilir. Oyunlarında birçok ulusal ve uluslararası siyasal kararın toplumların ve bireylerin üzerindeki sonuçlarını ele alır. İngiliz oyun yazarı, iki ayrı monolog türde okuma olan Berlin/Wall’da, kendi deneysel gözlemleri ve mülakatları yoluyla dünya siyasetinin diktiği iki duvarın ardından farklı toplumların sıradan insanlarının yeni yaşam koşullarını yansıtır. Bu çalışma, iki duvarın bıraktığı izler arasında David Hare’in özellikle Almanya’nın, İsrail’in ve Filistin’in bugünü ve geleceği ile ilgili olarak toplumsal görüşlerini ve siyasal anlatılarını inceler.

The theatre audience currently has a thirst for hearing the political narratives of the playwrights. As media has lost its reliability all over the world, the fans of theatre have preferred watching more political plays than TV bulletins today. As one of the leading voices of the political theatre of the world, David Hare knows what expectations the audience has and what responsibilities political drama has. He handles the results of a lot of national and international political decisions over societies and individuals in his plays. In Berlin/Wall, which are two separate monologue readings, the British playwright portrays new life conditions of ordinary people of different communities via his own empirical observations and interviews after the two walls which were erected by world politics. This work primarily examines the sociological views and political narratives of David Hare about the present and future of Germany, Israel and Palestine among the traces of two walls.