KLASİK ARAPÇA SÖZLÜKLERDE MARUF TERİMİ SORUNU

Arapça sözlükler, dildeki çok sayıda kelimenin anlamını açıklayan ve kapsadığı maddeleri özel bir sistem gözeterek düzenleyen eserlerdir. Ancak bu sözlükler bazı kelimeleri “maruf” sözcüğü ile açıklamakla yetinmiştir. Söz konusu sözlükler bu kelimelerin anlamlarının bilindiği ve açıklamaya ihtiyaç duyulmadığı görüşünden hareket etmektedir. Bu araştırma, maruf kelimesi ile ifade edilip açıklanmayan kelimeleri ele almakta ve bu durumu Arapça sözlüklerin problemlerinden biri olarak görmektedir. Arapça sözlüklerin açıklamadığı ve maruf sözü ile geçiştirdiği, ancak meşhur ve maruf olmayan “القصيل”, “الحقة”, “الصخب” vb. birçok sözcük vardır. Bu araştırma sözlük yazarlarının maruf sözcüğü ile yetindikleri sözcükleri tasnif etmektedir. Bunlardan ilk kısmı açıklanmaması kabul edilebilir olan aslan ve fil gibi hayvan isimleri ve burun, ağız gibi insan vücudunun bazı uzuvları vb. anlamları bilinen sözcüklerdir. İkinci kısımdaki kelimeler yer ve kabile isimleri, yemekler ve bazı elbise türleridir. Bunların anlamı kapalı olup zamana ve topluma göre değişiklik gösterir. Üçüncü gruptaki kelimeler ise tüm asırlar ve tüm insanlar nezdinde açıklama ve izah gerektirmektedir ve maruf sözcüğü ile yetinilmesi kabul edilemez. Bu araştırmanın odaklandığı ve problem olarak gördüğü üçüncü gruptaki isimlerdir.

The Arabic dictionaries are books that include the largest number of the vocabulary of the language and its meanings, explanation, and interpretation. These vocabularies are arranged in a special order clearly and without ambiguity. But some vocabularies are defined in these old dictionaries by the word “well known”; it means that these words a known among people that do not need any explanation. This research deals with the “well-known” phenomenon and considers it as a problem in old Arabic dictionaries. There are many words that are not well-known, such as al-Qasil, al-haqqah, al-Saxab, etc. These vocabularies were not defined in old Arabic dictionaries claiming that they are well-known vocabularies. This research classifies these “well-known words” into three categories: first, well-known vocabularies which may not be interpreted, such as the names of animals; for example, the lion and the elephant, and some parts of the human body such as the nose, mouth, and so on. Second, a Semi-ambiguous category that may differ according to era and people, such as some places and tribal names, foods, and some types of clothing. Third, vocabularies that need explanation and clarification in all eras, and with all people; it is not acceptable to interpret it with the word “well known”, and it is the one on which this research focuses and considers it a big problem.

___

  • el-Cevherî, Ebû Nasr İsmâîl b. Hammâd, eṣ-Ṣıḥâḥ Tâcü’l-luġa ve ṣıḥâḥu’l-ʿArabiyye. thk. Ahmed Abdülgafur Attâr, Dâru’l-İlm, Beyrut, 1404/1984.
  • Ebû Sekin, Abdulhamid Muhammed. el-Meacimu’l-Arabiyye ve medarisuha ve menahicuha, Kahire: el-Faruk el-Harekıyye li’t-Tabaati ve’n-Neşr, 2. Basım, 1402/1981.
  • el-Ezherî, Ebû Mansûr Muhammed b. Ahmed b. Ezherî el-Herevî, Tehẕîbu’l-luġa, thk. Muhammed Avd Mu‘rib, Dâru İhyâi’t-Türâsi’l-Arabî, Beyrut, 2001.
  • el-Fîrûzâbâdî, Ebu’t-Tâhir Mecduddîn Muhammed b. Ya‘kūb b. Muhammed, el-Ḳāmûsü’l-muḥîṭ. thk. Muhammed Naîm el-Arkasûsî, Müessesetü’r-Risâle, Beyrut, 1426/2005.
  • el-Halîl b. Ahmed el-Ferâhîdî, Kitâbu’l-ʿAyn. thk. Mehdî el-Mahzûmî, İbrâhim es-Sâmerrâî, Dâru Mektebeti’l-Hilâl, Beyrut, ts.
  • İbnü’l-Esir, el-Mübarek b. Muhammed b. Muhammed b. Muhammed b. Abdilkerim eş-Şeybanî el-Cezerî, Ebu’s-Saadat Mecdüddin. el-Bedî fi ilmi’l-Arabiyye. thk. Fethi Ahmed Aliyyüddin, Suudi Arabistan: Ummu’l-Kura Üniversitesi, 1420/1999.
  • İbn Dureyd, Ebû Bekr Muhammed b. el-Hasen el-Ezdî el-Basrî. el-Cemhere. thk.Remzî Munîr Ba‘lebekkî. Dâru’l-İlm li’l-Melâyîn, Beyrut, 1987.
  • İbn Fâris, Ebü’l-Hüseyn Ahmed b. Fâris b. Zekeriyyâ b. Muhammed er-Râzî el-Kazvînî el-Hemedânî, Muʿcemü meḳāyîsi’l-luġa. thk. Abdüsselâm Muhammed Hârun, Dâru’l-Fikr, Beyrut, 1399/1979.
  • İbn Manzûr, Ebu’l-Fazl Cemâluddîn Muhammed b. Mukerrem b. Alî b. Ahmed el-Ensârî, Lisânü’l-ʿArab, Dâr Sâdır, Beyrut, 1414/1993
  • İbn Sîde, Ebu’l-Hasen Alî b. İsmâîl ed-Darîr el-Mürsî, el-Muḥkem ve’l-muḥîṭu’l-aʿẓam. thk.Abdulhamîd Hindâvî, Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, Beyrut, 1421/2000. el-Muḫaṣṣaṣ, Thk. Halîl İbrâhîm Ceffâl, Dâru İhyâi’t-Türâsi’l-Arabî, Beyrut, 1417/1996.
  • el-Kālî, Ebû Alî İsmâîl b. el-Kāsım b. Ayzûn el-Bağdâdî, el-Bâriʿ fi’l-luġa. thk. Hişâm et-Ta‘ân, Mektebetu’n-Nahda, Bağdat, 1975. el-Emalî, Tertip. Muhammed Abdülcevad el-Asmaî, Daru’l-Kutubi’l-Mısriyye, Kahire, 1344