Türkiye’de Türbe Mimarisi Araştırmaları

Türkiye’de türbe mimarlık tarihi araştırmaları, Ahmed Tevhid’in “İlk Altı Padişahımızın Bursa’da Kain Türbeleri” adlı, bir grup türbeyi münhasıran ele alan makalesi dikkate alındığında, yaklaşık bir yüzyılı geride bırakmıştır. Bizim bu kısa çalışmamızda, Türkiye’deki türbe mimarisi ile ilgili Türk araştırıcılarının çalışmaları ana temayı teşkil etmiş, yapıları tek tek ele alan makaleler ile bunları kültürel ve folklorik yönleriyle inceleyen çalışmalar konu dışı bırakılmıştır. Türkiye’de bir döneme ait türbeleri bilimsel bir yöntemle inceleyen M. Oluş Arık’ın “Beylikler Devri Sonuna Kadar Anadolu Türbeleri” adlı doktora çalışması, türbelerin tipolojilerinin belirlenmesinde ve bu tipolojinin benimsenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Haluk Karamağaralı’nın diğer yapılar arasında türbeleri de ele alan “Anadolu’da Moğol İstilasından Sonra Yapılan Dini Mimarlık Eserlerinin Plan ve Form Özellikleri” adlı doçentlik çalışması, türbe tipolojisi bakımından ayrı bir kaynak olmuştur. Türbeleri belli bir tip çerçevesinde inceleyen araştırıcı ise, “Anadolu’da Eyvan Tipi Türbeler” adlı çalışması ile Metin Sözen’dir. Bu metotla Ali Kılcı, baldaken tarzı türbeleri incelemiştir. E. H. Ayverdi, başlangıcından Fatih devrinin sonuna kadar Osmanlı mimarlık tarihini araştıran dört ciltlik kitabında çok sayıda türbenin tanıtımını da yapmıştır. İ. Aydın Yüksel, E. H. Ayverdi’nin metoduyla Fatih’ten sonraki üç sultanın dönemini esas alan çalışmalar yapmıştır. Türk sanatının tanıtımında büyük hizmetleri olan Oktay Aslanapa, Türk Sanatı II ve Osmanlı Devri Mimarisi adlı kitaplarıyla Türk türbe mimarisinin tanınmasında önemli bir rol üstlenmiştir. R. H. Ünal, az tanınan bazı Doğu Anadolu türbelerini, uzun bir makalesinde etraflı bir şekilde tanıtmıştır. O. C. Tuncer’in “Anadolu Kümbetleri I, II, III” adlı doktora çalışması ile H. Önkal’ın “Anadolu Selçuklu Türbeleri” adını taşıyan doktora ve “Osmanlı Hanedan Türbeleri” adlı doçentlik çalışmaları birer el kitabı olma hüviyetini kazanmıştır. Behçet Ünsal’ın türbe stilleri üzerindeki araştırması, G. Öney’in İran ve Anadolu türbelerini mukayese eden incelemesi, A. Kuran ile H. Tayla’nın Sinan’ın türbeleri üzerine yaptıkları çalışmalar, Y. Demiriz’in Eyüp türbelerini tanıtan kitabı alana katkı sağlayan araştırmalar olarak hatırlanmalıdır. D. Kuban’ın Selçuklu ve Osmanlı mezar yapıları üzerine değerlendirmeleri araştırıcılar için yön verici mahiyettedir. Son olarak, son yıllarda yayımlanan E. Daş’ın “Erken Dönem Osmanlı Türbeleri”, A. Doğanay’ın Osmanlı Tezyinatı ve İ. A. Yüksel’in “Padişah Türbeleri”ni zikretmek yerinde olacaktır.

Studies in Turkey in Tombs Architecture

The studies on tomb architecture in Turkey have evolved over nearly a century after Ahmed Vefik’s article entitled “The Tombs of the First Six Sultans in Bursa” that exclusively dealt with a group of tombs. This brief article focuses on the works of Turkish scholars related to tomb architecture in Turkey and in doing so, it leaves out those articles addressing the individual structures with their cultural and folkloric aspects. The dissertation by M. Oluş Arık entitled “Anatolian Tombs Until the Bnd of the Beylikates” that analyzes the tomb of a specified period in Turkey under a scientfic method has played an important role in determining the tomb typologies. Another source in this sense has been Haluk Karamağaralı’s study on “Plan and Form Qualities of Religious Architectural Monuments in Anatolia After the Mongolian Invasion” that deals with tombs among other structures. The scholar examining tombs within the context of a particular type is Metin Sözen in “Eyvan-type Mauseloums in Anatolia.” Ali Kılcı, along the same lines, has examined baldachin style mausoleums. E.H. Ayverdi has introduced numerous tombs in his four-volume work on Ottoman architectural history from its beginning until the end of Fatih’s reign. Applying the same method, İ. Aydın Yüksel has worked on the three sultans following Fatih. Known for his great contribution to the promotion of Turkish art, Oktay Aslanapa has been a pioneer in Turkish tomb architecture with his two books, Turkish Art II and Ottoman Architecture. R.H. Ünal has introduced the lesser known East Anatolian tombs in a long article. O.C. Tuncer’s dissertation “Vaults of Anatolia I, II, III” and H. Önkal’s “Tombs of Seljuk Rums” and “Ottoman Dynastical Tombs” deserve to be qualified as hand manuals. Moreover, Behçet Ünsal’s study of tomb styles, G. Öney’s comparison of tombs in Iran and Anatolia and Y. Demiriz’s book on Eyüb tombs have all contributed greatly to the field. D. Kuban’s evaluations on Seljuk and Ottoman tombstones have for long guided the scholars in the field. Finally, the most recent works by E. Daş, “Early Ottoman Tombs,” A. Doğanay, Ottoman Ornaments and İ. A. Yüksel, “Sultan Tombs” should be noted.