SÖZLEŞMELERDE YER ALAN TEBLİGATA İLİŞKİN HÜKÜMLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Kişilerin kendi aralarındaki bildirimlere, bu bildirimler Tebligat Kanunu’nun uygulama alanı kapsamındaki kurumlar aracılığıyla yapılmadıkça Tebligat Kanunu uygulanmaz. Nitekim, uygulamada tarafların aralarındaki sözleşme ilişkisi kapsamında yapılması muhtemel bildirimlerin ne şekilde yapılacağını, genellikle aynı sözleşmede yer verdikleri bir hükümle sözleşme özgürlüğü kapsamında düzenledikleri görülmektedir. Tarafların, kendi aralarındaki ilişkileri düzenlemeye yönelik sözleşmelerinde yer verdikleri tebligat hükümlerinin niteliğinin ne olduğu ve ne gibi hukuki sonuçlar doğuracağı özel hukuk öğretisinde bugüne kadar kapsamlı bir şekilde ele alınmamıştır. Bu durum göz önünde bulundurularak çalışmamızda öncelikle konu hakkında genel tespitlere yer verilmekte daha sonra tarafların sözleşmede kararlaştırdıkları tebligata ilişkin hükümlerin hukuki niteliği farklı ihtimaller dikkate alınarak ortaya konulmaktadır. Yapılan değerlendirmeler kapsamında sözleşmelerde yer verilen tebligat hükümlerinin iki farklı anlama gelebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Tarafların sözleşme hükmünde yerleşim yeri, iş merkezi yahut konut veya işyeri adresini sadece beyan etmiş olabilecekleri birinci ihtimalde, sözleşmede bu yönde açık bir hüküm bulunmasa dahi taraflara, fiilen doğru olan adrese tebligatta bulunmaları, adres değişikliği durumunda bunu karşı tarafa bildirmeleri yükümlülüğü yüklenmiştir. İkinci ihtimalde ise taraflar sözleşmede belirttikleri adreslerin tebligat adresi olduğu konusunda anlaşmış olduklarından, sözleşmenin bir hükmü olarak taraflarca değiştirilmediği müddetçe, varlığını koruyacak ve sözleşmedeki adrese bildirim yapılması, sözleşmeye uygun olacaktır.

Examining the Provisions Regarding Notification Process in Contracts

Notification Law shall not apply to notifications among individuals unless these notifications are made through the institutions within the scope of the Notification Law. As a matter of fact, in practice, it is seen that the parties regulate within the scope of the contract freedom in a provision in the same contract how the notifications to be made. The legal nature and consequences of such provisions regarding notification procedures that the parties include in their contracts to regulate the relations among themselves has not been comprehensively handled as an issue in the private law doctrine so far. Considering this, in our study, firstly, general determinations are given about the subject, then the legal nature of the provisions regarding the notification in the contract of the parties is determined by considering different possibilities. As a result of the evaluations made, it was concluded that the terms of the notices included in the contracts can have two different meanings. In the first possibility that the parties may only declare the settlement place, business center or residence or workplace address in the contract terms, the parties are obliged to notify the address that is actually correct and to inform the other party in case of a change of address, even if there is no explicit provision in this direction. In the second possibility, as the parties have agreed that the addresses specified in the contract’s provision are the addresses to be used for notifications, it will remain in existence and the notification made to the address in the contract will be in accordance with the contract, unless the parties change this provision of the contract.

___

  • Akcan R ve Albayrak H, Tebligat Hukuku (3. Bası, Seçkin 2016).
  • Al Kılıç Ş, “Tacirler Arasındaki İhtar ve İhbarlara İlişkin 6102 Sayılı TTK m. 18/3 Hükmünde Öngörülen Şekil Şartlarının Hukuki Niteliği” (Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Yıl Sempozyumu Ankara 2018 s. 121-171)
  • Altınok Ormancı P, Zararı Azaltma Külfeti (Oniki Levha Yayıncılık, 2016).
  • Arkan S, Ticari İşletme Hukuku (26. Basıdan Tıpkı basım, Banka ve Ticaret Hukuku Araştırma Enstitüsü 2020) Arslan R, Medeni Usul Hukukunda Dürüstlük Kuralı (Ankara, S Yayınları, 1989.)
  • Atalı M., Ermenek İ. Ve Üçüncü S. Hilal, Tebligat Hukuku (2. Baskı, Ankara, Seçkin Yayınları, 2019).
  • Ayrancı H, Türk Borçlar Hukukunda Munzam Zarar, (Ankara, 2006).
  • Erdönmez G., Pekcanıtez Medeni Usul Hukuku (15. Bası, On İki Levha 2017)
  • Eren F., Borçlar Hukuku Genel Hükümler (25. Baskı Yetkin 2020)
  • İnceoğlu MM, Kira Hukuku Cilt I (1. Bası, On İki Levha 2014).
  • Kocayusufpaşaoğlu N, Borçlar Hukukuna Giriş, Hukuki İşlem, Sözleşme (7. Bası, İstanbul, Filiz Kitapevi, 2017).
  • Koç N, Türk Medeni Hukukunda ve Roma Hukukunda Hükümsüzlük (=Butlan), Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C.1, S. 2, 10983, s. 127-172.
  • Kurt Konca N, “Türk Hukukunda Tebligata İlişkin Güncel Sorunlar Ve Çözüm Önerileri” (TBBD 2014/114 s. 239-273)
  • Meriç N, Arslanpınar Tat T, Işık M, Korkmaz N ve Özkan Kıdıl B, Olaylarla Tebligat Hukuku (On İki Levha 2020)
  • Moroğlu E ve Muşul T, Tebligat Hukuku (2. Bası, Filiz 1990).
  • Muşul T, Tebligat Hukuku, (7. Bası, Adalet 2018).
  • Oğuzman MK ve Barlas N, Medeni Hukuk (24. Bası, Vedat Kitapçılık 2018).
  • Oğuzman MK ve Öz MT, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, C. 1, (Vedat Kitapçılık, İstanbul 2020).
  • Özbay İ ve Yardımcı TE, Tebligat Hukuku (2. Bası, Adalet 2020).
  • Ruhi C ve Ruhi AC, Tebligat Hukuku (10. Bası, Seçkin 2018).
  • Ruhi C ve Ruhi AC, Tebligat Hukuku Bilgisi (5. Bası, Seçkin 2019).
  • Seçer Öz, İstanbul Şerhi Türk Borçlar Kanunu, TBK. m.313-319, C. 4-5, (Vedat Kitapçılık, İstanbul 2019).
  • Tanrıver S, Medeni Usul Hukuku Cilt I (3. Bası Yetkin 2020)
  • Tekinay SS, Akman S, Burcuoğlu H ve Altop A, Tekinay Borçlar Hukuku Genel Hükümler (7. Baskı Filiz 1993)
  • Ülgen H, Helvacı M, Kaya A ve Nomer Ertan NF, Ticari İşletme Hukuku (6. Bası Vedat 2019)
  • Yılmaz E ve Çağlar T, Tebligat Hukuku, (6. Bası, Yetkin 2013).