Kanuna karşı hile kavramının boşanma (aile) hukukundaki görünümünün suç genel teorisi meseleleri bağlamında irdelenmesi

Türk hukuk sisteminde bir usul hukuku münasebetinin tesisi, dava ikâmesine bağlıdır. Oysa ceza yargılamasında bir ceza münasebetinin kurulması daha sınırlı ve güç koşullara bağlanmıştır. Zira bir ceza yargılama münasebeti başlatabilmek için kural olarak iddianame ve bunun mahkemece kabulü kararı gerekir. Hukuk yargılamasında kişilerin sıfat ya da hakkı bulunsun bulunmasın böyle bir münasebetin başlatılabilmesi çok daha kolay ve basittir. Bu bağlamda boşanma davaları da infisahi inşai nitelikte bozucu yenilik doğuran bir etkiye sahip, münhasıran eşlere tanınmış şahsa sıkı sıkıya bağlı bir dava türüdür. Bu özellikleri sebebiyle yukarıda ifade ettiğimiz hukuki ilişkinin tesisi bakımından sıkı koşullara bağlanmıştır. Ceza hukuku, norm kanun olarak yasa koyucu tarafından önceden belirlenmiş ve suç sayılan fiil ve eylemler ile müeyyidelerini belirlemiştir. Yine bu fiillerin işlenmesi halinde eylemlerin suç teşkil edip etmediği, ceza hukukundaki suç genel teorisi çerçevesinde saptanacaktır. Her ne kadar ceza hukukunda maddi gerçeğin bulunması ile kamu düzeni ve hukuk güvenliğinin sağlanması adına serbest delil ilkesi geçerli ise de, bu husus, yani maddi gerçeğin bulunması pahasına akıl yürütme ya da niyet okumaya cevaz verilmemelidir. Bu bağlamda hukuk yargılamasında kesin hüküm teşkil eden ve kamu otoroitesini haiz ilamlar, konusunu teşkil ettiği mevzuda bağlayıcı olmak zorundadır. Bu hukuki güven ve barışın sağlanması noktasında hayati bir öneme haizdir.

The Concept of deceiving law in the context of family law ıssues in the view of general theory of criminal ınvestigation

Plant in the Turkish legal system involved a procedural law of the case depends on the substitution. However, the establishment of criminal proceedings is more limited and difficult conditions, linked to a criminal involved. Because, as a rule, to initiate a criminal indictment and that the trial court allowed the relationship must be decided. Keep in legal proceedings, the right of people to make such an adjective, or a much more easy and simple to initiate the relationship. This is due to the characteristics mentioned above, the legal relationship that is connected to strict conditions in terms of facilities. Criminal law, pre-determined by the legislator as the norm of law and the criminal acts and actions identified sanctions. However, whether these acts constitute a crime if committed acts of criminal law shall be determined within the framework of the general theory of crime. Although the presence of material fact in criminal law in the name of providing security and public order and rule of law principle of free proof is valid, this issue, ie, at the expense of material facts, reasoning, there should not be permitted to read or intent. In this context, which constitutes the final judgment in civil proceedings and public otoroitesine having the ilamlar, which is the subject of issue must be binding.

___

  • AKYOL, Şener, Dürüstlük Kuralı ve Hakkın Kötüye Kullanılması Yasağı, İstanbul 1995.
  • ARSLAN, Ramazan, Medeni Usul Hukukunda Dürüstlük Kuralı, Ankara 1989.
  • ARTUK, Mehmet Emin/GÖKCEN, Ahmet/YENİDÜNYA, Ahmet Caner, Türk Ceza Kanunu Şerhi Özel Hükümler, Ankara 2009.
  • BAKICI, Sedat, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Ankara 2008.
  • BUDAK, Ali Cem, Medeni Usul Hukukunda Üçüncü Kişilerin Haklarının Korunması, İstanbul 2000.
  • BUZ, Vedat, Yenilik Doğuran Haklar, Ankara 2005.
  • DURAL, Mustafa/GÜMÜŞ, Alper/ÖĞÜZ, Tufan, Türk Özel Hukuku, C.III, Aile Hukuku, İstanbul 2005.
  • EREM, Faruk, Türk Ceza Hukuk Özel Hükümler, Ankara 1985.
  • GÜRDOĞAN, Burhan, Medeni Usul Hukuknda Kesin Hüküm İtirazı, Ankarar 1960.
  • İYİLİKLİ, Ahmet Cahit, Delillerin Değerlendirilmesinde Hakimin Özel Bilgisini Kullanması, Legal Hukuk Dergisi, Ağustos 2004, S.20, (s.2191-2200).
  • İYİLİKLİ, Ahmet Cahit, Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, Güncel Hukuk Dergisi, Şubat 2010, (s.50-56).
  • OĞUZMAN, Kemal/BARLAS, Nami, Medeni Hukuk, G,iriş-Kaynaklar-Temel Kavramlar, İstanbul 2000.
  • OĞUZMAN, Kemal/ÖZ, Turgut, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 2009. ÖNEN, Ergun, İnşai Dava- İnşai Hak- İnşai Hüküm- İnşai Tesir, Ankara 1981.
  • ÖZKAYA, Eraslan, Hata, Hile, İkrah Davaları, Ankara 2000.
  • ÖZUĞUR, Ali İhsan, Boşanma, Ayrılık ve Evlenmenin İptali Davaları, Ankara 2004.
  • PEKCANITEZ, Hakan/ATALAY, Oğuz/ÖZEKES, Muhammet, Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011.
  • SUNGURBEY, İsmet, Miras Bırakanın Danışıklı İşlemleri, Dürüstlük Kurallarının Uygulama Alanı, Çifte Satış Sözleşmeleri, İstanbul 1992
  • TERCAN, Erdal, Medeni Usul Hukukunda Gerçeği Söyleme Yükümlülüğü, (SÜHFD, Prof. Dr. M. Şakir Berki’ye Armağan, Konya 1996, s. 181- 211).
  • TOPÇUOĞLU, Hamide, Kanuna Karşı Hile, İzmit 1950. TUHR, Andres Von, (Çeviri:Cevat EDEGE), Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı, C.I, İstanbul 1952.
  • YAVUZ, Nihat, Kanuna Karşı Hile Kavramları İle Bunlara İlişkin Yargıtay Uygulaması, Yargıtay Dergisi Ocak-Nisan 2001, S.1-2. VELDET, Hıfzı, Medeni Hukukun Umumi Esasları, İstanbul 1948.