SURİYELİ KADINLARIN İŞGÜCÜNE KATILIMI VE DENEYİMLERİ (İSTANBUL-SULTANBEYLİ ÖRNEĞİ)

Mülteciler ulusal ve yerel işgücü piyasalarında dezavantajlı bir konuma sahiptir. Beşeri sermaye eksiklikleri, kimlik belgelerinin tanınmaması, yetersiz dil becerileri, etnik ve ırk ayrımcılığına dair durumlara ek olarak emek piyasasındaki kültürel uygulamalar da mültecileri emek hiyerarşisi içinde en alt basamağa yerleştirmektedir. Öte yandan istihdam vasıtasıyla göçmen birey; yeni sosyal ağlar geliştirmekte, dil öğrenme umutları artmakta ve ekonomik bağımsızlığını yeniden kazanmak için fırsatlar yakalamaktadır. İstihdam vasıtasıyla göçmen grupların yapısal entegrasyonunu sağlamak yaşanabilecek toplumsal kırılmaları ve çatışmaları önleyebilmektedir. Bu nedenle göçmen gruplara yönelik olarak alıcı ülkenin işgücü piyasalarını düzenlemesi gerekir. Bu çalışma Suriyeli kadınların istihdam alanlarının ve koşullarının belirlenmesini, işgücü piyasa deneyimlerinden yola çıkarak karşılaşmış oldukları sorunların tespit edilmesini ve yapısal entegrasyonları açısından istihdamın belirleyici bir unsur olup olmadığının saptanmasını amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda İstanbul Sultanbeyli ilçesinde 22 Suriyeli kadın ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler kodlama birimlerine ayrıldıktan sonra temalar altında yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda mülteci kadın emeğinin, emek hiyerarşisi içinde en alt basamakta yer almakta olduğu ve emeğin bölünme biçiminin değiştiği yönünde bulgular tespit edilmiştir. Buna karşın işgücü piyasasında yer alan kadınların diğerlerine göre dil becerileri gelişmekte, sosyal ağları genişlemekte, rol artışı meydana gelmekte ve ekonomik bağımsızlık kazanabilmektedir. Bu bağlamda istihdam vasıtasıyla yapısal entegrasyonun dezavantajlı bir grup olarak mülteci kadınlar için anlamlı olduğu gözlenmektedir.

THE PARTICIPATION AND THE EXPERIENCE OF SYRIAN WOMEN IN LABOUR FORCE (THE CASE OF SULTANBEYLİ, İSTANBUL)

Refugees have a disadvantaged position in the national and local labour markets. In addition to lack of human capital, lack of identity documents, inadequate language skills, ethnic and racial discrimination, the cultural practices in the labour market place refugees at the lowest level in the labour hierarchy. On the other hand, through employment, the immigrant individual develops new social networks, fosters hope for language learning and seizes opportunities to regain his/her economic independence. Facilitating the structural integration of immigrant groups through employment can help prevent possible social refractions and conflicts. For this reason, the receiving countries should adjust their labour markets for these immigrant groups. This study aims to determine the employment areas and conditions of Syrian women, to specify the problems they face proceeding from their experiences in the labour market, and to examine whether employment is a determining factor in terms of their structural integration. For this purpose, in-depth interviews were conducted with 22 Syrian women in the Sultanbeyli district of Istanbul. The resulting data is interpreted under themes following their separation into coding units. As a result of this study, it is determined that the labour of the refugee women has been at the lowest level in the labour hierarchy and thus the form of division of labour has changed accordingly. On the other hand, women in the labour market develop their language skills, expand their social networks, increase their role scales and gain economic independence. In this context, structural integration through employment has been found to be more meaningful for refugee women.

___

Turkish Studies - Social Sciences-Cover
  • ISSN: 2667-5617
  • Yayın Aralığı: Yılda 6 Sayı
  • Başlangıç: 2006
  • Yayıncı: ASOS Eğitim Bilişim Danışmanlık Otomasyon Yayıncılık Reklam Sanayi ve Ticaret LTD ŞTİ