YEŞİLÇAM MELODRAMLARINDA VEREMLİ KADIN İMGESİ VE SON BESTE (1955) FİLMİ

Sontag'ın motif ve metafor çerçevesinde tartıştığı gibi, kimi anlatılarda tüberkülozdan mustarip karakterlerin varlığı melankoliye işaret edebilir. Bu durum özellikle melodramatik Yeşilçam filmlerinde sık karşılaşılan bir metafor olarak gözlenir. Metafor olarak hastalık, melodramatik nitelikteki bu tarz görsel anlatılarda araçsal bir unsur olarak kullanılabilir. Bunun en iyi örneklerinden biri, Arşavir Alyanak'ın yönettiği Son Beste (1955) adlı filmdir. Bu Yeşilçam klasiğinin kadın kahramanı, imgesi tüberküloz hastalığı dolayımında estetize edilmiş hastalıklı bir karakterdir. Bu çalışma, Yeşilçam melodramlarındaki veremli kadın imgesinin hem motif hem de metafor olarak incelenebileceği düşüncesinden hareketle, Son Beste adlı melodramı Susan Sontag'ın verem metaforu üzerinden irdelemeyi amaçlamaktadır. Susan Sontag Metafor Olarak Hastalık adlı eserinde, kitleleri etkilemiş en önemli iki hastalık olan kanser ve veremi karşılaştırır ve verem hastalığının estetik boyutuna dikkat çeker. Sontag'ın işaret ettiği gibi, çoğunluğu kadın olan veremli karakterlerin yer aldığı anlatılarda bu hastalık hem motif hem de metafor olarak karşımıza çıkar ve bir tür estetik öge olarak kullanılır. Son Beste'deki veremli kadın karakter incelendiğinde, "verem" kavramına ilişkin olarak şunlar söylenebilir: (a) verem bir motif olarak melodram ögesi olarak kullanılmaktadır; (b) verem, metafor olarak ölümü estetize eden bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır; (c) sterotipin hem gerçek hem de mecaz ya da figüratif boyutlarını kaynaştırarak onu estetik bir karaktere dönüştürmektedir

IMAGE OF WOMAN WITH TUBERCULOSIS IN YEŞİLÇAM MELODRAMAS: THE LAST SONG (1955)

As Sontag discusses in the framework of motif and metaphor, the characters suffering from tuberculosis may indicate melancholy, and this can sometimes turn into a recurrent metaphor particularly in melodramatic Yeşilçam movies. Metaphor of illness comes out as an instrumentalised element in such melodramatic visual narratives, a good example of which is The Last Song, Erman Films’ 1955 production, directed by Arşavir Alyanak. The female protagonist of this Yeşilçam classic is a diseased character whose image is aestheticized through the suffrage of tuberculosis. This study deals with Son Beste (1955), a Turkish movie classic and well-known Yeşilçam melodrama directed by Arşavir Alyanak. The study explores the image of female tuberculosis as motif and metaphor, with reference to Susan Sontag’s pertaining discussions. Sontag, in her Illness as Metaphor, compares cancer and tuberculosis, two globally significant diseases, and draws particular attention to the aesthetic dimension of the latter. As Sontag points out, tuberculosis is exploited as a kind of aesthetic element in many melodramas, and female characters are portrayed to be suffering from this illness that recur as motif and metaphor. Accordingly, when the narrative of Son Beste is considered, it can be argued that: (a) tuberculosis is used as a motif in this melodrama; (b) tuberculosis emerges as a metaphor for death aestheticized through illness; (c) the illness combines both literal and figurative dimensions of the female stereotype and transforms it into an aesthetic character

___