TÜRKİYE’DE 1924-2017 ARASI DİL VE EDEBİYAT DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMLARINA BAKIŞ

Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasıyla birlikte Maarif Vekâleti yoluyla okullarda okutulacak dersler için öğretim programları tasarlanmaya başlanmıştır. Ortaöğretimde önce Türkçe sonra Türk edebiyatı, Türk dili ve edebiyatı gibi adlarla okutulan dil ve edebiyat dersleri için çok sayıda öğretim programı geliştirilmiştir. Ülkemizde 1924’ten bu yana ortaöğretim için biçimlendirilen dil ve edebiyat derslerinin gerek kültürel değer öğretimi hedefleri taşıması gerekse bir edebiyat tarihi öğretimi ve bir dil eğitimi süreci olarak görülmesi nedeniyle bu dersler her zaman yoğun bir öğretim programı ekseninde tasarlanmıştır. Bu nedenlerle, dil ve edebiyat dersi öğretim programları çoğu zaman tartışmaya açık hale gelmiştir. Bu çalışmada 1924’ten 2017’ye dek ortaöğretim düzeyinde Türkiye’de yürürlüğe girmiş dil ve edebiyat dersleri öğretim programları, amaç ve içerikleri bakımından ele alınmıştır. Nitel araştırma desenlerinden içerik çözümleme yönteminin kullanıldığı bu çalışmada 1924, 1927, 1928, 1929, 1934, 1950, 1957, 1976, 1992, 1995, 2005, 2015 ve 2017 tarihli dil ve edebiyat öğretimi programlarının metinleri içerik çözümlemesi ile incelenmiştir. İncelemelerin sonunda Türkiye’de dil ve edebiyat öğretiminin ağırlıklı olarak kültürel modelle biçimlendirildiği, sanat ve dil eğitiminin ikinci planda bırakıldığı görülmüştür. 2005’le birlikte geçilen yapılandırıcı yaklaşımın kültürel modelin yarattığı etki nedeniyle bütünüyle gerçekleştirilemediği gözlenmiştir. 2017 öğretim programında kültürel modelin halen ağırlıkta olduğu ancak dilsel modele de ağırlık verilmek istendiği görülmektedir. Bunun yanı sıra dilsel modelin nasıl uygulanacağına ilişkin yeterli yönlendirmelerin bu öğretim programında yer almadığı görülmektedir. Bireysel modelin Türkiye’de henüz hiç kullanılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa bireysel modelde, öğrencinin kendi beğenisine göre bir okuma alışkanlığı edinmesi söz konusudur. Her üst sınıfta edindiği birikimle ve zamanla geliştirdiği bu alışkanlık onun eleştirel okur düzeyine ulaşmasını sağlayabilecektir. Türkiye’de bundan sonra gerçekleştirilecek dil ve edebiyat dersi öğretim programlarında bireysel modelin de yer alması önerilmektedir.

AN OVERVIEW ON LANGUAGE AND LITERATURE COURSE CURRICULUM IN TURKEY BETWEEN 1924-2017

With the establishment Republic of Turkey began to design the curriculafor courses to be taught in schools through the Ministry of Education. A number of curricula have been developed for language and literature courses names such as Turkish, and afterTurkish literature and Turkish language and literature in secondary education. The underlying reasons for the renewal of curricula include the change of educational items such as purpose, content, and educational approach. These lectures have always been designed around an intensive and complex curriculum, since language and literature courses formulated for central education in our country since 1924 are both viewed as literary history teaching as well as cultural literacy teaching objectives. These lectures have always been designed on the axis of an intensive and complex curriculum in our country since 1924, because language and literature courses for secondary education are aimed at both cultural values teaching objectives and a literary history teaching process. The reason of these qualities, curricula of language and literature courses have become much more open to debate than curricula of other courses. In this study, from 1924 until 2017 to come into force at secondary level language and literature teaching programs in Turkey is discussed in terms of purpose and content. At the end of the investigations, mainly teaching of language and literature in Turkey is shaped cultural model has been shown to left in the second background art and language training. It is observed that the constructive approach that has been implemented since 2005 was not fully realized due to the influence created by the cultural model. In the 2017 curriculum, it is seen that the cultural model is still dominantly, but linguistic modeling is also being emphasized. Moreover, it seems that adequate guidance on how to apply the linguistic model does not appear in this curriculum. The individual model in language and literature teaching has never been used. The individual model helps students develop their own reading pleasure. For this reason, the individual model should be included in the curriculum of language and literature lessons to be prepared later.

___