TÜRKÇE’DE “AĞA” KELİMESİ VE TÜREVLERİ ÜZERİNE

"Ağa" sözcüğü Türk kültür yapısının tarihî süreçlerini yansıtan temel sözcüklerden biri olarak düşünülmektedir. Bir anlamda Türklerin bozkır hayatındaki soylu geleneğinin mirasını anlamada önemli anahtar sözcüklerden biridir. Birçok kullanım biçimi bulunan "Ağa" sözcüğü yaygın Türk söz varlığında önemli, özel ve nitelikli bir yer tutar. Geniş bir kullanım alanına sahip olan "Ağa" sözcüğü üst düzey bir unvandan akrabalar arasında basit bir adlandırmaya ya da bir seslenme biçimine kadar kullanım değişikliği gösteren bir sözdür. Bu çalışma ile bir makale konusunu aşarak kullanım çeşitliliğini gösteren "Ağa" kelimesinin Türk kültür hazinesinin kelime dağarcığında zenginlik sebebi oluşu örnekleriyle görülecektir. "Ağa" tabiri ve bunun türevlerinin görev alanı, kullanım biçimleri, tarihsel seyir içinde metinlerden takip edilerek incelenmeye çalışılacaktır. Haremden, askeri hiyerarşiye, siyasi bürokrasiden aileye kadar uzanan çeşitli alanlarda aktif bir kullanım sahasına sahiptir. Tarihî ve Çağdaş Türk dillerinde "Ağa" kelimesinin çeşitli eklerle (agaş, agadaş, agaçe, agayın, agayınçıl, akani, ağavat...) anlam ve görev değişikliklerine uğrayarak yukarıda saydığımız kullanım alanlarının içerisinde olduğunu görürüz. Türk Dilinden Arnavutça, Arapça, Urduca, Farsça gibi dillere geçen Moğolca kökenli bu sözcüğün çok geniş bir kullanım alanına sahip olduğunu ve geçtiği bu dillerde de yine genel Türkçe içindeki anlamını koruyarak varlığını sürdürdüğünü görüyoruz. Bu makalede, Moğolcadan Türkçeye geçen bu alıntı kelimenin Türk kültür tarihi içindeki yeri ve önemi vurgulanacaktır

ON THE USE OF THE TITLE “AĞA” AMONG THE TURKS

“Ağa” can be considered as one of the basis words that represents the historical process in the structure of Turkic culture. In a sense, it is one of the important key words to understand the heritage of the Turkic Steppe aristocracy. The word “Ağa” with its many using forms, it holds a characteristic, special and interesting place in Common Turkic vocabulary. The word “Ağa” has a wide scope of use ranging from that of a high level title, a term used among relatives to a simple call or a form of address. As well as the topic of article, with this study, the word “Ağa” which shows a usage variety will be seen with its examples that it is the reason of riches in vocabulary knowledge of the source of Turkish culture. It has an active usage in various areas that reach from Harem to military hierarchy, from political bureaucracy to family. In historical and modern Turkish language we see that the word “Ağa” is inside of usage areas which we mention above by undergoing changes meaning and task (agaş, agadaş, agaçe, agayın, agayınçıl, akani, ağavat…) with various affixions. The term “Ağa” and the job areas of its derivations, usage styles will be tried to search by following from text in the historical period. We see that this word of Mongolian origin that transfer from Turkish language to Albanian, Arabic, Urdu, Farsi has a wide usage area and also survive in these transferred languages by keeping its common meaning in Turkish. In this article, this quote from Turkish Word in Mongolian Turkish culture place and importance in history will be highlighted

___

  • Arat, R.R. (1987). Gazi Zahirüddin Muhammed Babur, Vekayi Babur’un Hatıratı, Doğu Türkçesinden Çev., Hzl. Prof. Reşit Rahmeti Arat. Ankara: Türk Tarih Kurumu. Cilt:2. Baskı:2.
  • Ayaz, F. Y. (2013). “Çerkez Memlükler Döneminde Üstâdârlık (Saray Ağalığı)”, Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi. Cilt:22. Sayı:1.
  • Aykut, S. (2013). İbn Batuta Seyahatnamesi-Kısa Notlarla Sade Metin Çevirisi, Ebu Abdullah Muhammed İbn Battuta Tanci, Çev. A. Sait Aykut. İstanbul: YKY. Baskı:2.
  • Bal, M. S. (2005). “Türkiye Selçukluları, Mısır Memlûkleri ve Altın Orda Devleti’nin İlhanlılara Karşı Kurduğu İttifak”. Türkiyat Araştırmaları Dergisi. Sayı:17. 295-310.
  • Eroğlu, C., Babuçoğlu, M., Özdil, O. (2012). “Osmanlı Vilayet Salnamelerinde Musul”, Ankara: ORSAM Kitapları. No:5.
  • Kaymaz, Z. (2007). “Arapçaya Giren Türkçe Kelimelerin Arapça Kurallarla Çokluk Şekilleri Üzerine”, Turkish Studies/ Türkoloji Araştırmaları. Volume 2/2. Spring.
  • Noli, F. S. (1932). Parathenia e Don Kishotit, Tiran.
  • Özyetgin, A.M. (2006). “On the Use of the Title ‘Beg’ among the Turks”, International Journal of Central Asian Studies. Volume 11.
  • Pakalın, M. Z. (1993). Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü. İstanbul: MEB.
  • Röhrborn, K. (1977). Uigurisches Wörterbuch. Lieferung I, Franz Steiner Verlag Gmbh-Wiesbaden.
  • Soydan, C. (2003). “Urdu Dilinde Akrabalık Terimleri ve Müslüman Hint Toplumunda Aile Yapısı”, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Dergisi. 43-56.
  • Soyer, F. (2004). “Osmanlı Devletinde (1839-1908 Tanzimat Dönemi) Beden Eğitimi ve Spor Alanındaki Kurumsal Yapılanmalar ve Okul Programlarındaki Yeri Konusunda Bir İnceleme”, Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt:24, Sayı:1. 209-225.
  • Şahin, S. (2006). Sosyal Değişme Sürecinde Türkiye’de Güreş Sporunun Toplumsal Dinamikleri, Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, İstanbul. Yayımlanmamış Doktora Tezi.
  • Togan, Z. V. (1981). Umumi Türk Tarihine Giriş, En Eski Devirlerden 16. Asra Kadar, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları. No:1534. Cilt:1.
  • Turan, R. Kırpık, G. (2007). Selçuklu Dönemi Türklerde Sosyal ve Ekonomik Hayat, Anadolu Selçuklu Dönemi Kervansarayları, Ankara: T.C. Turizm ve Kültür Bakanlığı.
  • Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi (1998). İstanbul. Cilt:1.
  • Yakay, S. (2006). “Karadeniz Ereğli’deki Bir İsyan Üzerinden Osmanlı Taşrasında Sosyal Düzeni Çözümleme Denemesi (19. yy)”, Karadeniz Araştırmaları. Sayı:10. Yaz.
  • Yuvalı, A. (1995). “Osmanlı Müesseseleri Üzerindeki İlhanlı Tesirleri”, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:6.