Sözcüklerin Sessizliğinde…Prof. Dr. Meral Alpay

Prof. Dr. Meral Alpay’la İstanbul Üniversitesi Merkez Kütüphanesinde birlikte geçen on bir yıla lisans ve yüksek lisans dönemini de eklersek, tanışıklığımız yirmi yıla yakın bir zamana karşılık gelmekte. Birikmiş ve sessizliğe bürünmüş çok sözcük var ona dair. Oysa sesi dün gibi kulaklarımızda. İnceden gülüşüne yansıyan sesiyle “Güler yine homurdanma” diyor camlı kapıda yansıyan gölgeme bakarken. Fabrika gibi çalışıyoruz dediği kütüphanemizde; çok güldüğümüz, çok üzüldüğümüz, bir o kadar tartıştığımız günlerin sonunda hep kütüphane sevgimiz kazandı. Her ne kadar “işyerinde arkadaşlık olmaz, olursa sürpriz olsun” dese de, biz her zaman onun büyümeye çalışan çocuklarıydık. O zaman konuşsun sözcükler sessizce…

In the silence of the words…Prof. Dr. Meral Alpay

It makes nearly a period of twenty years with Prof. Dr. Meral Alpay, eleven years of which is co-working in Central Library of Istanbul University after my undergraduate and graduate degrees. There are many words that have accumulated in silence about her. But her voice is always in our ears: “Güler don’t grumble.” She says with a voice reflected in her gleeful smile, as she looks at my shadow reflected in the glass door.In our library, where we work like in a factory, as she defines it; we laughed a lot, we conflicted and felt sad sometimes, no matter what we had we never lost our library love at the end. Although she always says that “there is no friendship in the workplace -if there is it is a surprise,” we were always her children trying to grow.            Then let the words speak quietly…

___

  • Kaynakça yok